Crossfire

Arda sözlerin kötülüğüne değil şövenist eğilimleri üzerine bir iki birşey söylemişti. Kaç Türk grup sizce İngilizce edebiyat yapabilecek seviyede şarkı yazabildi bu güne kadar hangi dergi, hangi grubu sözleri yüzünden eleştirdi yada övdü? Hiç çünkü ilgilenen yok ki. Varsa yoksa kılık kıyafet konserde şöyle el salladı şurda kıçını açtı, müzikle bile ilgilenen çok fazla adam yok ki. Şans eseri iyi bi ton tutturursun sikko bi sistemden, o zaman kral olursun, mixerin başındaki lavuk sıçar batırır kötü grup diye eleştirilirsin. Yıllardır dergi kritiklerine bakarım ya adam komplexlerinden ötürü bok atar ya da seyirciyi çoşturduysa o grup iyiydi der.Kendi arkadaşlarının grubunu belkide kendi grubunu anlatır, onu haber yapar, onu över. Bir de Nightwolflara takar çünkü nightwolf, kendisi gibi kahpece yapmaz fanlığını, faaliyetlerini sinsice kullanacağı bir dergisi vs. yoktur. Benim kızdığım şu müziğin seyircisi bukadar ukala ve cahil olmamalı. Çok basit bir örnek hangi studyoya gidersen git diğerinin yaptığı kayıda bok atar. Nerde bu muhteşem kayıtlar çok merak ediyorum. Hangi gruba gidersen git en iyi riffler , en iyi besteler onda sürekli hakkı yeniyo çocukların. Yav bırakın allah aşkına , önce kendinizi bilin. Türk Metalcisinin derdi çok konuşması ve hiç bi iş yapmaması. Kıskanç olmayın ve azcık mütevazi olun canımı yiyin. Sözüm sana diil Deniz sakın yanlış anlama gene canımı sıktı birileri yaziim dedim.
Crossfire her bir Nightwolfuyla gurur duyuyor, hepinize teker teker teşekkür ederim yeniden. İyi ki varsınız ve yaptığımız müziği anlamlı kılıyosunuz.
 
Bana değilse bile birine feci kanlanmışsın belli ki.
Haklı olduğun konular var, hele ki Türkiye'deki metal dinleyicisinin bol miktarda laf ve fikir üretip; her ne hikmetse bunları bir türlü hayata geçirememesi ya da sürekli eleştirip de bir türlü gözler önüne serdiği sorunlara çözüm üretememesi konusu oldukça ilginçtir.

Bu özellikle de yerli grupların üretimleri konusunda ortaya çıkıyor.
Kayıt kötüdür, muhtemelen de bunu diyen haklıdır. Hangi firma grubuna binlerce dolar peşin para sayıyor da bilmem kimin sütdyolarında kayda sokuyor. Onu geçtim, beleşe hibe edilen kayıtların bile nezaketen karşılıkları verilmiyor, gruplar dağılıyor bu nedenle albüm yaptıktan sonra. Ama albüm soundu kötü olunca bunu söylemek kolay. Eyvallah, biz eşşeğiz çünkü fark etmemiştik...
Hangi konsere 1000 kişi gidiyor da, organizatör sağlam bir ekipman koyabilme gücünü yakalıyor maddi olarak ya da neye, kime, hangi kitleye güvenerek konserleri barlardan kurtarıp büyük salonlara taşıyabiliyorlar. Yok, işte kimse yapamıyor. Yapan batıyor ya da ekipman kötü oluyor. Bunlar performanslara yansıyınca da grup kötü oluyor. Haaa gruplar fark etmiyor zaten o an sahnede kötü olduklarını ya da indikten sonra eşten dosttan öğrenmiyorlar hataları, eksikleri... Yok ama illa kaşı üzerinde gözü var diye eleştir. Kıyasıya hem de...

Sorunlar zaten aşikar. Çözümü ortaya koyan yok. Sadece hepimizin gördüğü ve bildiği kötü yanlar ortaya koyuluyor.
Ben dergide yerli grup yazarken kimi fazla bilgili arkadaşlar, "ya bu da herkese iyi diyor" diyordu. Kendileri yıllar yılı bir halt yiyememişken ve de buna rağmen benim yazılarımda övülürken üstelik.

İyi diyeceğim tabii. Bu berbat demoyu yapan adamın cebindeki parayı ver Megadeth'e de kayıt yapsın bakalım. Bu adamın firması ile çalışsın da Blind Guardian kaç satıyor görelim. Monitörsüz konser versin de Slayer, kendini duymadan da çalabilecekler mi acaba görelim... Manowar konserlerine seyirci sayısı üç haneli rakamlara ulaşmasın, bakalım nereye kadar sabredecekler ve müzik yapmaya devam edecekler. Malmsteen konserlere yol parası almadan çıksın. Yol parası aldı diyelim ekipman, yediği içtiği, provası derken harcadığı parayı devamlı cepten yesin bakalım bütçesi onu ne kadar idare edecek...

Ben artık bu fan kulüp konusuna hiç değinmeyeceğim. Çekememezlik diye düşünüyordum, sonra cehalete verdim, sonra art niyet aradım. İşin içinden çıkamadım.

Eleştirilecek o kadar çok şey var ki.
Her şey ağı aksak, eksik, yarım, hatalı çünkü.
Çözümü bulana 80 parça çatal bıçak takımı... Buyrun, eleştirmek kolay da çözümü nerede, o ayrı dert.
Evet, yerli gruplar çok iyi işler çıkartıyor. Bence bu olanaklar ile bu başarılar (Crossfire, Soul Sacrifice, Catafalque, Knight Errant ve hatta Pentagram) bile mucize. Bu nedenle de şişirme ise evet şişirilmeliler. Övgüyse hak ediyorlar. Alkışsa da helal olsun...
 
Problem parada da diil, ilim ilim bilmektir ilim kendin bilmektir. Tamam para yok eyvallah o zaman zaten kalite de yok. Dükkana kaç tane adam gelip de 4 saatte album kaydetmek istiyo biliyomusunuz? Verdiği 250 milyonla bizden Testament ya da Children of Bodom kalitesinde album kaydı bekleyebilme ve yaptığın kaydı eleştirme hakkını kendinde görüyo ama. E o zaman da studyolar tabii s.k.r bu gerizekalıları. Asıl demek istediğim ne ekersen onu biçersin parasız iş olmuyo herkez ister verdiği paranın karşılığını almayı ama istenen karşılığın bedeli verdikleri para değil. Mütevazi olmak işte burda başlıyor isterken kendin onu hakediyo musun diye kendine soracaksın.
Son olarak verdiğin örnekler çok eksrem gruplar artık onlar populer olmus bir nevi poplaşmışlar. Daha az kazanan ama Andy Snip gibi adamla çalışabilmek için kazandığından fazlasını müziğine yatıran gruplarda var mesela Nevermore, üstelik adamların bizdeki gruplardan bir farkı da var enstrumanlarını çalabiliyolar!!!.
 
Vay anaammm! Deniz'de coşmuş Uğur'da. Yürüyün be koçlar, sizi kim tutar!

:D Şaka bir yana, az bile demişsiniz. Çarşaf çarşaf yazılsa tükenmez bu konu üzerine söylenecek sözler. Vaktiyle elimizde kalem varken bir söz etmiştim, olur ya üzerine düşünen olur diye. Lakin sadece okuyanların büyük bir bölümü değil, editörüm bile anlayamamış, içten içe tenkit etmişti (zira sonradan öğrendim öyle olduğunu). Tam hatırlayamasam da şu an "yurdum metalcisi de, kadınları gibi, pörsüyünce öğreniyor tevazu göstermeyi, haddini bilmeyi" gibi birşeydi.

Nitekim öyle de oluyor. Korkarım böyle de devam edecek uzunca bir süre. Çünkü tanıdığım metal müzik dinleyicilerinin neredeyse tümü sadece bu müziği dinleyerek aldığı keyiftle yetinmeyi bilmiyor. Nedense müziği dinlemek ve bunu yaşamının bir parçası haline getirmek sadece bu haliyle yeterli değil. Herkes, anlam veremediğim bir biçimde, dinleyici sıfatını küçümseyip müzisyen, muhabir, yazar ya da organizatör olmak peşinde koşuyor. Hem de bu sıfatlardan herhangi biri için gereken donanımlara sahip olup olmadığına bakmadan ya da bunları edinmek için gerekli çabayı sarfetmeden bunlara sahip olmaya çalışıyor.

Sonuç, naçizane gözlemimdir ve beni bağlar tabii olarak, maalesef gerekli kişisel tatminin elde edilememesindan kaynaklanan sürekli bir memnuniyetsizlik.

Bu memnuniyetsizlik ise karşılaşılan her iş ve üründe özellikle eksik ve olumsuz yanları arayıp bularak bunlara odaklanma eğilimini getiriyor. Bunun kişiyi yönelttiği nokta ise yine, maalesef, daha büyük bir memnuniyetsizlik.

Bu sebepten herşey üzerine çuvalla laf ve olumsuz eleştiri üretilip problemlerin çözümü için gerekli olan zaman ve enerji boşa harcanıyor. Bir nevi kısır döngü.

Yazık hem de çok yazık!...

Ve eğer "sen de bu kadar laf etmiş ama bi çözüm getirmemişsin" diyorsanız bence çözüm; öncelikle bu müziği dinleyen kişilerin samimi bir şekilde kendilerini tanımaya çalışarak, yeterli fikri ve fiziki donanıma sahip değillerse müzisyenlik, yazarlık, eleştirmenlik, muhabirlik, organizatörlük gibi sıfatlara beyhude sahip olmaya çalışmaktansa işini iyi yapan insanların ürünlerinden keyif almayı öğrenmelerinden ve bu alanlardaki gereksiz ve kalitesiz nüfusa katkı yapmaktansa kaliteli olanın hak ettiği zaman, ilgi ve parayı almasına izin vermelerinden geçiyor.

Kalabalık cümleler kurdum, bağışlayın, lakin önce de belirtmiş olduğum gibi böylesi bir meselenin çözümü üzerine kısa yazılar yazmak pek mümkün olmuyor.

Herkese saygılar.
 
ivi demiş ki:
nevermore demiş ki:
"" Ilim ilim bilmektir ilim kendin bilmektir "" :!:
yanlışım varsa düzeltin ama "ilim ilim ilmektir; ilim kendin bilmektir" değilmiydi onun aslı :?:
Bunun bi onemi yok , anlatılmak istenen zaten anlatılıyor ... Ama dogrusu bizim yazdıgımız gibi ..
Yunus Emre ' nin bir siiridir ...

İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmez isen
Ya nice okumaktır
 
Eyvallah, sağolasın! Ortaokul yıllarından aklımda öyle kalmış, Yunus Emre olduğunu biliyordum...
Ne iyi demiş!...
Anlatılmak istenenin nasıl anlatıldığı da önemlidir bence, Türkçe'ye dikkat!... :idea:
 
NIGHTWOLVES II. Buluşma

Sayılı gün kaldı etkinliğe.
Dün gece üyelerimize cepten mesaj atarak ulaştık zaten ama çağrımız yalnız üye olanlara değil.
Bu ruhu ve heyecanı paylaşmak isteyen tüm Metal Müzik fanlarını, dinleyicilerini, izleyicilerini, takipçilerini o gün orada sahne önünde bekliyor olacağız.

NIGHTWOLVES II. Buluşma

Ekim 2003'te CROSSFIRE'ın da sahne aldığı "Ankara Meets İstanbul On Stage" konseri ile kuruluşunu duyuran NIGHTWOLVES,

Ekim 2005'te yenilenmiş ve daha da sağlamlaştırılmış bir yapı ile yine bir CROSSFIRE konserinde, "Ankarock 2005" ile fanları tekrar bir araya getiriyor.

* Üyelerimizin bir biri ile tanışıp, NIGHTWOLVES ve CROSSFIRE için ne gibi bir destek sağlayabileceğine ilişkin konuşacağımız;
* Fan oluşumumuzun yeni yapısına, önümüzdeki dönemde ne gibi etkinlikler olacağına, CROSSFIRE için ne gibi yeni çalışmalar yapabileceğimize ilişkin karşılıklı fikir alış verişinde bulunacağımız;
* Yeni üyelik armağanlarını göreceğiiz, eski ve yeni üyelerin bu armağanları nasıl elde edeceğini konuşacağımız;
* Üyelik armağanlarında eksiklikler olan üyelerimize armağanlarını dağıtacağımız;


... ve devamında da uzun bir ara ve bu arada gerçekleşen iki büyük İstanbul konseri sonrası CROSSFIRE'ı kendi evinde, kendi seyircisi karşısında, çok iyi bir canlı performans ile Ankara sahnesinde izleyeceğimiz yeni bir fan buluşması yapıyoruz...

banner.jpg


Yer: GARAGE BAR
Tarih: 16 Ekim 2005 - Pazar
Saat: 16.00


Bütün üyeleri, fanları, takipçileri ve bu paylaşım ruhunu hisseden METAL müzik dinleyicilerini o gün o sahne önüne bekliyoruz.

banner.jpg
 
ivi demiş ki:
nevermore demiş ki:
"" Ilim ilim bilmektir ilim kendin bilmektir "" :!:
yanlışım varsa düzeltin ama "ilim ilim ilmektir; ilim kendin bilmektir" değilmiydi onun aslı :?:
valla bunu görünce gülmekten ilim ilim inledim valla.
birde uğur abimizin yazdıkları çok güzel şeyler,valla içim ürperdi,birşeyin içinde olupta,bu kadar güzel özeleştiri yapabilmek her babayiğidin harcı değildir.abi kelimesinide kullanmak istemiyorum aslında.genç beyinlerin yozlaştığı ve yaşlandığı günümüzde,uğur aksoy'un fikirleri ve sesi çok çok genç kalıyor.(saygımızdan diyoruz tabiki o da ayrıdır)
güzel günlerde görüşmek üzere...
 
ben grupların saat kaçta sahne almaya başlayacağını ve her grubun ne kadar sahnede kalacağını bi de konserin kaçta biteceğini öğrenmek istiyorum(çok mu şey istedim ne :LOL: :twisted: )


saygılar...
 
Araya karışık oldu ama bu grubu yeni dinledim ve gerçekten başarılı buldum,bu çizgilerini umarım daha da ilerleterek devam ederler umarım.Iced Earth'e benziyor yorumları konusundaysa,varsın IE'ye benzesinler,sonuçta kaliteleri iyi -ki bence Türkiye'de yapılan Trash Metal olarak bayağı özgünler-.Enstrumanlarının kullanımını takdir ettim hele baterist arkadaş bayağı iyi iş çıkarmış.Böyle devam etmelerini diliyorum...
 
alpago demiş ki:
ben grupların saat kaçta sahne almaya başlayacağını ve her grubun ne kadar sahnede kalacağını bi de konserin kaçta biteceğini öğrenmek istiyorum(çok mu şey istedim ne :LOL: :twisted: )


saygılar...

ilk grup saat 14 gibi çıkacak, son grup Crossfire ise saat 20.00'den sonra sahnedeki yerini alacak.
 
Geri
Üst