Emo Nedir?

Hayattan hiçbir beklentileri yok bunların , bi yığın özenti burdakiler.. ha, felsefesini yaşayan yokmu..var. ama türkiyede olduğuna inanmıyorum. yok öyle bi potansiyel . Erkeklere hiç yakışmıyor bi kere kızmı erkekmi belli olmuyor. Kızlar takılabilir :) git gide gıcık kapmaya başladım..hadi hayırlısı.
 
Zaten emo olmaktaki amaç nedir, onu henüz idrak edebilmiş değilim. Sizin de söylediğiniz gibi neredeyse kız ve erkek ayrımı ortadan kalkıyor bu emo camiasında.
 
emolar farklı olmak isteyenlerdir ama bence farklı değillerdir,çünkü hepsi aynılar hiç bir farkları yok.Ve değişik pozlar veriyorlar. :LOL:
 
cihilgin-mere demiş ki:
emolar farklı olmak isteyenlerdir ama bence farklı değillerdir,çünkü hepsi aynılar hiç bir farkları yok.Ve değişik pozlar veriyorlar. :LOL:

Şimdi... bu noktada da sorunun kendisi ortaya çıkıyor zaten; ne kadar farklı olmaya uğraşırsan, o kadar sıradanlığa yaklaşırsın. Esas ''farklı olan'' kişinin kendisi olmasıdır, bu kadar basit. Fakat insanın 'kendisi' olabilmesi için de, kendi içine dönmesi ve kendi kendini sorgulaması lazımdır, bunu yapabilmek için de kapasite ve kullanılmayı bekleyen potansiyelin farkına varmak gereklidir, bu da yetişmeden gelir.
 
Kount demiş ki:
cihilgin-mere demiş ki:
emolar farklı olmak isteyenlerdir ama bence farklı değillerdir,çünkü hepsi aynılar hiç bir farkları yok.Ve değişik pozlar veriyorlar. :LOL:

Şimdi... bu noktada da sorunun kendisi ortaya çıkıyor zaten; ne kadar farklı olmaya uğraşırsan, o kadar sıradanlığa yaklaşırsın. Esas ''farklı olan'' kişinin kendisi olmasıdır, bu kadar basit. Fakat insanın 'kendisi' olabilmesi için de, kendi içine dönmesi ve kendi kendini sorgulaması lazımdır, bunu yapabilmek için de kapasite ve kullanılmayı bekleyen potansiyelin farkına varmak gereklidir, bu da yetişmeden gelir.
hocam çok samimi soruyorum sen felsefe üzerine filan mı okuyosun bu teoriler filan süpersin yav
 
Sevgili fordcan, esas ihtisasım uluslararası politika, boş vakitlerimin çoğunda ise oturup düşünüyorum. Fakat, teşkkür ederim nazik iltifatın için.

DarkLegacy, gotik estetikte yer alan 'androjen' kimlik ya da kadın ve erkek kimliklerinin toplumsal yönlerinin estetik için bir kenara bırakılması 'geleneğini' diyelim, emo 'kültürü', çok çok zor ve başarısız bir şekilde kopyalamaya çalışmaktadır; bu genellikle daha uç seviyedekiler için geçerli de olsa, pek çok alt ve karşı kültürün sentezi olmayı hedefleyip, kendi başına sürü mentalitesini bir adım ileriye götürerek ne alt ne karşı kültür olmayı başarabilmiştir.

Zira, punk ve gotik kültürlerin alt ve karşı kültür olmalarını sağlayan şey, bu tip akımların (mikro ve makro olarak) genel özelliğidir - sistem, kendi tepkisini, kendi içinden yaratır; eğer herhangi bir sistemi bir makine olarak düşünürsek, destek ve karşı çıkan fikirlerin hepsinin bu makinenin zaman zaman sorun çıkartan, göze hoş gözükmeyebilen fakat son derece gerekli parçaları olduğunu söyleyebiliriz. Bu tip parçalar, ne kadar çabarlarlasa çabalasınlar, işin sonunda ya sadece görevlerini yerine getirirler, ya da ''mozaik toplum'' içerisinde marjinalize olurlar. Punk ve goth, ''sürüden ayrılmış kara koyunlar sürüsü(!)'' olmasıyla, ve ilk başlarında kendi kendisini içeriden besleyerek makineye karşı çıkan ve uyum içerisinde bulunmasını sağlamak yerine bu uyumu bozmaya çalışan bir parça konumunda bulunmalarından ötürü başarı elde edebilmişlerdir.

Fakat, kapitalizmin en güçlü yönü olan tepkisini yaratmak ve bu tepkiyi özümseyebilmek, bünyesine katabilmek ve bu tepkiden beslenmek, bu tip tepkilerin aleyhine işliyor. Zira, ''Her şey tüketilebilir'' mentalitesini insanlara aşılayan bir düzenin farklı bir açılımı bulunması imkansızdır - işin sonunda, ''karşıt tepkiler de tüketilebilir'' ve ''tüketilemez konumdaysa, o zaman, sistemin içinde dura dura yozlaşır ve işin sonunda, kendi evrimi içerisinde tüketilebilir hale gelir''. Sonuç mu? Emo, bu iki, zamanının anarşi etkileşimli akımını aldı, ve yozlaşıp bozulmaları sonucunda ulaştıkları yüzeyselliğin bir sentezi olup çıktı.

Dolayısıyla, lafı biraz dolandırdıktan sonra (paso ödev, paso sınav, sonuç bu oluyor işte!) diyorum ki, normaldir? Sonuçta ''kimlik bunalımı''nı bırak, sevgili DarkLegacy, kimliği tamamen çevre etkisi ile oluşturan bir sosyal alt-gruptan ne bekliyoruz ki? Kimliğin bunalımı olması için bir kimlik olması lazım; ''Akıl boş bir sayfadır'' cümlesini ve kast ettiğini ''ve boş kalmalıdır'' şeklinde anlamanın bir sonucudur.

Fakat, adil olalım. Ben bütün bunları zırvaladım, fakat, bunda, ben de çok etkiliyim - gözlemci, gözlemleme eyleminin en önemli parçasıdır zira. Ben her hareketini yirmibeş kere analiz eden, bir sonraki dakikayı değil, sonraki yirmibeş adımını birden ince ince planlayan, çevremdekilerin de ne yapıp ne ettiğini yine yirmibeş kere analiz eden (hem kendime, hem onlara göre) bir adamım. Herkesi bıraktım, kimseden bu tip bir 'gözlem, hipotez, analiz, deney, teori'' yaklaşımı beklemiyorum; fakat yapılabilecekken, özellikle yapmayanlar sinirimi oynatıyor.

Anlaşılan bir şeyler bu yazıya devam etmemi istiyor, zira habire kısa süren sınav ve erken biten ders gibi faktörler devam etmemi sağlıyor.

Demiştim, gelişim ve yetiştirilme diye; ikisi de birbirine bağlı şeyler. Kişinin bir ''yönlendireni'' olması, ki bu genelde ebeveynlerdir, her şeyden önce basit bir ahlaki yargı sistemini oluşturabilmesi için gereklidir. Zira, ilk örnek olarak gördüğünü kopyalayacak, ve belli bir noktadan sonra bu yargı sisteminin (ya da 'etiğin' diyebiliriz) kafasında yer etmiş olması sebebiyle, bu sistemi sorgulayacaktır. Zira, çoğunlukla normatiftir 'öğretilen' sistem, ve gerçek dünyada ancak saf idealizme eşit olabilir, dolayısıyla, çoğunlukla 'olması gereken' ile 'olan' arasındaki çatışmayı gözlemleyecek olan birey (evet, sorgulama başladığında, nesne artık bir 'birey' olma yolundadır), kendi eylemlerinin 'doğruluğunu', 'adilliğini', kendi kişiliğini ve konumunu, kısacası, bu makinenin içerisindeki yerini merak edecektir. Bu doğal bir süreç.

Fakat... bu noktada işte sorun ortaya çıkıyor. Bir çocuğun kendi kendisini anlama yoluna gitmesi için, önce, onu anlayanların olduğunu bilmesi lazım; basit, çocukça bir düşünceyle, ''Ben bilmiyordum bunu... acaba başka ne yönümü bilmiyorum?'' sorusuna rahatlıkla gidebilir... şayet, aileler İLGİ gösterirse. Şöyle ki, iki uca doğru gidiyoruz bu konuda: ya söz konusu çocuk o kadar kıstılanıyor ki, ailesinin hoşuna gitmeyeceği her şeye saldırmaya başlıyor (kendisi istediği için değil; tamam, kendisi de istiyor, fakat esas sebep ailesine olan karşı çıkma isteği) ya da aileler ''cebine parayı koyup sokağa salıyor'' çocukları. Eh, 'hayattan memnun olmamaları'na şaşmamalı, zira bir ailenin, ilgili ve yeterince özgürlük tanıyan, kendi doğru bildiğini öğreten ama kendi doğru bildiğinin dışında olanlara da (belli bir noktadan sonra) anlayış ve hoşgörüyle, kısacası, AÇIK BİR ZİHİNLE yaklaşan bir ailenin yerini HİÇBİR ŞEY tutamaz.

Sonuçta, bunun yol açtığı şey şu - iki durumda da, çocuk, kendisine ailenin yerine geçecek bir şey buluyor. Doğal psikolojik savunma mekanizması olan bu vakanın (esas terimi ''displacement''; erişilemeyen bir objenin yerini başka bir obje ile doldurmaya çalışmak) sonucu olarak, çocuk, ailenin yerini doldurmaya çalıştıkça bir o sürüye bir bu sürüye gidiyor; aradığı şey ise basit bir tatmin. TAmam, işin fazla Freud yönü bu, fakat, bir noktada doğru olduğunu düşünüyorum.

Yeter ya... ben sıkıldım kendi elitist, egoist, burnu havada beyanatlarımdan, siz sıkılmadınız mı!
 
ABD ve batı emperyalizminin kültürümüze yaptığı tahribat,emo tiplerinin artmasına neden olmuştur.

İnternet,televizyon,gazete vs ..iletişim araçları,dünyanın herhangi bir yerindeki yaşayış biçimini,farklı yerlere taşımada önemli rol oynamaktadır.
Ekonominin bozulması,dinin istismar edilmesi gibi alt yapı sorunları,bireyin özgürlüğünü kısıtlar ve ona bir çıkış noktası aratır.
İşte günümüz Türkiye sinde iletişim araçlarıyla bol bol ekranlara gelen "çılgın ABD gençliği",özgürlüğünü arayan Türk gençlerinin isyanını dışavurma biçimine örnek olur.

Oysa özgürleşmenin yegane yolu;ülkenin alt yapısını tamir etmek yada yeniden kurmak adına,en az kendi varlığının bilincine varacak kadar bilgi sahibi olmak ve akıl olgunlaşmasına ulaşmaktır.
 
cesareborgia demiş ki:
ABD ve batı emperyalizminin kültürümüze yaptığı tahribat,emo tiplerinin artmasına neden olmuştur.

İnternet,televizyon,gazete vs ..iletişim araçları,dünyanın herhangi bir yerindeki yaşayış biçimini,farklı yerlere taşımada önemli rol oynamaktadır.
Ekonominin bozulması,dinin istismar edilmesi gibi alt yapı sorunları,bireyin özgürlüğünü kısıtlar ve ona bir çıkış noktası aratır.
İşte günümüz Türkiye sinde iletişim araçlarıyla bol bol ekranlara gelen "çılgın ABD gençliği",özgürlüğünü arayan Türk gençlerinin isyanını dışavurma biçimine örnek olur.

Oysa özgürleşmenin yegane yolu;ülkenin alt yapısını tamir etmek yada yeniden kurmak adına,en az kendi varlığının bilincine varacak kadar bilgi sahibi olmak ve akıl olgunlaşmasına ulaşmaktır.

Ben diyorum fazla yüksekten bakıyorum diye.

cesareborgia, çok doğru bir noktaya işaret etmişsin. Zira, ''globalleşme'' denen ve hala ne olduğu, hatta olup olmadığı bile tartışılan vakanın bir yönü, sınırların (haritalarda gözüken sınırların), ülkelere ait kültürlerin, giderek homojenleşmesi ve ufaktan (politik olarak) bir ''dünya devleti''ne doğru bir gidişat olduğu, tamamen olmasa da, bir kısmı geçerli bir önerme. Fakat, sevgili cesareborgia'nın da belirttiği gibi, bu globalleşmenin bir başka yönü daha var; emperyalizmin yaygınlaşması ve globalleşmenin bir parçası olan iletişim (televizyon, vesaire), aynı zamanda, ''Amerikanlaşma'' olmuştur - zira, zaten kendi içerisinde pek çok kültürü barındıran, ''özgürlükler ülkesi'' fikrininin propagandasını yapmaya bile gerek yoktur.

Türkiye'nin, doğu ve batı arasında kalmışlığının getirdiği kimlik ikilemi, ve bilhassa Soğuk Savaş esnasında batı bloğuna yaklaşma isteği, ve bunun yarattığı dengesizlik ve kutuplaşma, topluma da yansıdı. Birden, iki kimlik, ve iki taban tabana zıt kimlik, aşırı derecede kutuplaştı. Dolayısıyla, cesareborgia'nın bahsettiklerini beraberinde getiriyor.

Saçmaladım mı inceden!?
 
Emo diye tabir edilen çoğu insan sırf kendine bir ortam arayışında olduğu için ve o ortamı bulmak için bu kadar değişik tarzda giyinip saçlarını başlarını bi garip yapıyolar diye düşünüyorum ben..
 
hasanayvenli demiş ki:
Sen hiç emo oldun mu baba?
Bilir miydin sert rifflerde ağlamayı?
Bilir miydin hiç bir sorunun yokken sevgilinden ayrılmayı?
Acı çekmek için,ağlayabilmek için..
Sen hiç emo oldun mu baba?
Saçlarınla kapadın mı gözyaşlarını?
Siyah oje sürdün mü mesela tırnaklarına?
Kahkülünde meç oldu mu senin hiç?
Defalarca yuttun mu dudağındaki piercingi uyurken?
Ve kesmek istedin mi bileklerini derinden?
Sen hiç emo oldun mu baba?
Siyah gömleğin üzerine kırmızı kravatlar takındın mı?
Damalı bilekliklerinle sildin mi gözyaşlarını?
Şaşkın gözlerle yukarıya bakıp,
Fotografını çektin mi tepeden tepeden mesela?
Bilir misin ki emolar da şaşar,emolar hep ağlar..
Sen hiç emo olup ağladın mı baba..?


geçenlerde emoların sitesinde gördüğüm altıma sıçırtan şiirimsi şey.
zaten siteye bi bakın sabahtan akşama kadar gülebilirsiniz konulara konuşulanlara. aslında ağlancak bi hal hani emo ya o bakımdan :LOL:

abi hangi sitede yazıyo bu?Gülmek isteyince girip dolaniyim şöyle :twisted:
 
cesareborgia demiş ki:
ABD ve batı emperyalizminin kültürümüze yaptığı tahribat,emo tiplerinin artmasına neden olmuştur.

İnternet,televizyon,gazete vs ..iletişim araçları,dünyanın herhangi bir yerindeki yaşayış biçimini,farklı yerlere taşımada önemli rol oynamaktadır.
Ekonominin bozulması,dinin istismar edilmesi gibi alt yapı sorunları,bireyin özgürlüğünü kısıtlar ve ona bir çıkış noktası aratır.
İşte günümüz Türkiye sinde iletişim araçlarıyla bol bol ekranlara gelen "çılgın ABD gençliği",özgürlüğünü arayan Türk gençlerinin isyanını dışavurma biçimine örnek olur.

Oysa özgürleşmenin yegane yolu;ülkenin alt yapısını tamir etmek yada yeniden kurmak adına,en az kendi varlığının bilincine varacak kadar bilgi sahibi olmak ve akıl olgunlaşmasına ulaşmaktır.

Olay bundan ibaret işte... :(
 
Ilk post'u bir okudum, gulmekten yerlere yattik arkadaslarla.
Maillere gelen komik forwardlar gibi.
Sizi gidi genclik.
Bizim zamanimizda yoktu boyle seyler, boyle sacmaliklarla ugrascaginiza gidin derslerinize calisin veya adam gibi muzik dinleyin.
:)
Ilk defa alim-satin haricinde bir bolume gireyim dedim, felsefe gorunce de aclar gibi atladim boyle sacmaliklari gorunce Turkrock.com'un kalitesinin ne derece dustugunu gordum.
 
Hocam ne demek istediğinizi anlayamadım.Emo kavramın ne olduğu ve bunların altında yatan nedenlerin tartışıldığı bir başlık.Kesinlikle eminim kalite bakımından çoğu başlıktan çok daha öndedir
 
BuzzGibi demiş ki:
Ilk post'u bir okudum, gulmekten yerlere yattik arkadaslarla.
Maillere gelen komik forwardlar gibi.
Sizi gidi genclik.
Bizim zamanimizda yoktu boyle seyler, boyle sacmaliklarla ugrascaginiza gidin derslerinize calisin veya adam gibi muzik dinleyin.
:)
Ilk defa alim-satin haricinde bir bolume gireyim dedim, felsefe gorunce de aclar gibi atladim boyle sacmaliklari gorunce Turkrock.com'un kalitesinin ne derece dustugunu gordum.

Alım satım bölümüne tekrar dönmelisin bencede..Burası senin gibiler için değil :)
İşte o saçma bu saçma..
Gördün sende..

Sende kendini tatmin edecek kadar bir iki cümle kurdun zaten..Tamam artık..Bizlerde artık tavsiyelerin doğrultusunda derslerimize çalışırız..

Alım satıma benden selam yolla :)
 
Geri
Üst