Aynen öyle. Talep var, para var, ancak kimse fahiş fiyatla mal almak istemiyor. Zaten sıkıntı talep olmasından dolayı bence. İstediğin gitarı ilanda görüyorsun, ama konulan fiyat aşırı yüksek ya da ederinin üstünde diyelim, e alabilecekken alamıyorsun, neden bir liralık mala 3 lira vereyim diyorsun. Zaten gitarlar da satılmıyor yıllardır duruyor ilanda. Her gördüğünde ilanı, kendini doğrulamış oluyorsun bir yandan da. Bak hala satılmadı, yüksek fiyattan koyarsan satılmaz diyerek... Ama işte almak da istediğin gitarlar olunca bu biraz daha göze batar hale geliyor yoksa kimse farkında bile olmaz, umurunda olmaz yani kimsenin.
Burada şu düşünülebilir, sana yüksek gelebilir, kaliteli mal pahalı olur diyebilir satıcı. Ama benim söylemeye çalıştığım o değil. Mesela ESP gitarlar var, ne bileyim Gibson'lar var oldukça yüksek fiyatlı. Kimse onlara gelip bunun fiyatı yüksek, alt tarafı iki tahta iki manyetik, bu ne abi demiyor. Olay o değil. Sadece bazı daha uygun fiyatlı modeller sadece bulunamıyor diye 30 binlik gitar 70 binlik olunca ve haliyle biz de alamayınca (kimse de almıyor) abartmış fiyatı keşke uygun fiyata verse de satılsa insanlar kullansa diyoruz.
Kusura bakmayın okumayı sevmeyenler için yine uzun bir yazı yazmış bulundum.
Bakın yazınızda çok çelişkili noktalar var ve aslında sorunun kaynağını çok iyi özetliyorsunuz ama farkında olmadan. Genel bir açıklama yapacağım;
Talep var, para var ama kimse fahiş fiyatla almak istemiyor” diyorsunuz. Ama bu talep varsa, o zaman bu fiyatların oluşmasının sebebi de bu taleptir. Arz-talep mekanizması böyle işler. Piyasa dediğimiz şey sizin hislerinizle değil, arzın ne kadar nadir olduğu ve o nadirliğe ne kadar talep gösterildiğiyle belirlenir.
Bir liralık mala üç lira vermem” diyorsunuz ama o “bir liralık” olduğuna kim karar veriyor? Siz mi? Hangi kriterle? Ürünü alamadığınız için mi pahalı buluyorsunuz, yoksa gerçekten yapısal bir değerlendirme mi yapıyorsunuz?
ESP, Gibson gibi markalara aynı fiyatlar yazıldığında kimse itiraz etmiyor ama iş daha az bilinen ya da farklı bir markaya gelince hemen “abartı” etiketi yapıştırılıyor. Oysa mesele marka değil; bir enstrümanın değerini belirleyen şey, ürünün kendisi, kondisyonu, nadirliği, modifikasyon durumu ve tarihçesi vs uzar.
Çok basit ve herkesin anlayabileceği bir örnek vereyim:
1999 model Nissan Skyline GT-R R34. Bu araç Türkiye’ye hiç gelmedi. Bugün ithalat yasağı olmasa, bu arabaya 20 milyon TL verecek koleksiyonerler var. Neden? Çünkü o modelin piyasada bir benzeri yok. Motorundan şanzımanına, kültürel değerinden üretim adedine kadar nadirlik ve tutku belirliyor fiyatı.
Aynı durum bazı gitarlar için de geçerli. Nadir bir model, özel bir seri ya da ikonik bir geçmişe sahip bir gitarın değeri; sadece ağaç türüyle ya da donanımıyla ölçülemez. Bunlar sadece detaylar. Gerçek değer, zamanla şekillenen koleksiyonculuk algısı ve arz-talep dengesiyle belirlenir.
30 binlik gitarı 70 bine koymuşlar, kimse de almıyor zaten” diyorsunuz. Çok güzel zaten sistem çalışıyor o zaman. Alan yoksa fiyat düşer, düşmezse satılmaz. Bu kadar basit. Bu sizin rahatsız olacağınız bir durum değil. Piyasa denilen şey bu doğal seleksiyonla zaten kendi içinde çözülür.
Son olarak: “Ben alamıyorum, o zaman pahalı” demek yerine “Benim için pahalı” demek çok daha yerinde ve saygılı olur. Çünkü herkesin bütçesi, önceliği ve motivasyonu farklıdır.
Ürünleri değil, niyetleri hedef aldığınızda işte o zaman tartışma değil, yargılama başlamış olur.
Ayrıca satıcı, her düşünce ve fikre göre uygun bir ilan metodu belirleyemez ki. Mesela kendimden örnek vermek gerekirse; yukarıda bir arkadaş, benim satmış olduğum Ibanez Steve Vai gitarların ıhlamur gibi dandik ötesi ağaçlardan imal edilmiş olduğundan söz etmiş. Bu bağlamda, bu gitar için belirlediğim 550 bin liralık fiyatın abartı olduğunu ifade etmiş.
Burada hangi kriter ele alınarak böyle bir şey yazıldığını hala biz anlayabilmiş değiliz. Reverb’de 15.000 $’a Ibanez UV77MC ilanı mevcut üstelik orijinal hardcase dahi dahil değil. Bu serinin orijinal hardcase’leri bazen 1000 $’ın üzerine çıkabiliyor.
Keza, 1957 Gibson Les Paul TV Model birkaç sayfa önce dalga konusu oldu. Yine Reverb’de, gövdesinde ekstra iki delik olup “custom made” etiketiyle kapatılmış bir gitar 32.000 $’a satılıyor. Benim yazmış olduğum 950 bin liralık fiyat ise abartı bulunup alay konusu olabiliyor.
Burada asıl sorgulanması gereken şey bence şudur: Fiyat mı abartılı, yoksa fiyatı ödeyemeyenlerin gösterdiği tepki mi? Burada hangi kriter ele alındı? Objektif düşünün lütfen; sizce bu haksızlık değil mi? Kişinin ödeyebileceği miktarın çok ötesinde bir fiyat olması, o ürünün abartılı olduğu anlamına gelmediği gibi, satıcının da kazıkçı olduğu anlamına hiç gelmez.