efendim öncelikle merhabalar..(vay be ne dönüş ama 😀 )
forumdan 1 sene kadar uzak kalmanın nasıl bir şey olduğunu anladıktan sonra geri döndüm(ha dayanamadım mı yokluğuna? hayır :S ) bundan sonrasını da bilemiyorum belki bu son mesajım da olabilir. neyse gereksiz şeyler yazdığımın farkına vardım 🙂
"barışarock 2004'ten bu yana ne çok şey değişmiş" dedim.. o zamanki kendi halindelik, huzur, dostluk havası, samimiyet yoktu bu sene. insanlar çok bir kendilerine dönmüşler. evet politik yönü ağır basan bir festival bunu biliyoruz hepimiz, ama bazılarının farklı amaçlarla bulunması insanları birbirlerinden uzaklaştırmış (dikkat ederseniz "insanları" diyorum)
diğerleriyse fazla yaklaşmışlar vs. basitleşmiş ortamı bence.
hatta öyleleri vardı ki sırf sahnenin önüne geçebilmek için ellerine pankart aldılar(olaya bizzat şahit olduk, değil mi haluk? 🙂 )
şunu düşündüm, tamam bedava kamp, orman havası vb. güzellikleri var bu festivalin, bedava da olunca insanlar akın ettiler de, biraz da nereye gittklerini bilerek gelselermiş ya..
eleştirdiğim anti-kapitalistlerin marka eşyalar kullanması filan değil, giyim-kuşam vs de değil, sadece davranışlar. pankartlara "hatun istiyoruz" yazılması ilk bakışta komik geliyor, "genç işte" dedirtiyor belki ama... küçük düşürmek değil midir hatun kısmını? hele bir de o çocuğun hatun bulduğunu düşünün, hiç mi onur kalmadı bu insanlarda?
gereksiz kalabalık olduğunu düşündüğümü barışarock forumuna da yazdım ama, amaçları daha çok insanın kulağına su kaçırmakmış.. oraya anlamını bilmeden,düşünmeden,önemsemeden gelenin kulağına su kaçırsan ne değişecek ki!
çok dolmuşum ya neyse uzun mesajlar genelde okunmaz biliyorum da içimi dökeyim dedim :S
kişilere geliyorum hemen,
halukcuğum onca ankara buluşması dururken senle istanbul'da hele de barışarock'ta tanışacağımı hiç düşünmezdim 🙂 güzel oldu, sevindim ben 🙂 orda pek konuşamasak da sonrasında beni dinlediğin için, surat asmalarıma katlandığın için,paylaşımın ve daha birçok şey için teşekkürler.
üstad, Layne_Staley, e bildiğimiz can işte 🙂 düşünüyorum da sen olmasaydın ben tek başıma, bir ağacın kenarına kıvrılıp donacaktım... iyi ki birlikte donmuşuz 🙂 ne garip ya senin geleceğinden emin değilken sahnenin oralarda görüp umut'a "umut ben birini gördüm, can'dı galiba" dedim, hatta bir daha görüp ya belki de o değildi diyebildim.. ama en sonunda mesajınla emin oldum.(yok bir de olmasaydım) uyumadan önce beni dinlemen çok duygulandırdı beni, orda gözlerim doldu ama karanlıktı göremedin sen 😛 e sonra sayende ankara'ya dönebildim (kendi çantamda kaybolan dönüş biletimi buldu da) e bu yüzden sana da teşekkürler
ya ben herkese teşekkür edeyim de, tek tek olunca yalaka gibi hissettim 😛
umut'a diyecek söz bulamıyorum, kendisi pek bir sessizleşmiş, derinlere inmiş iyice, fazla konuşamadık, mahrum kaldım kendisinden, ama hala istanbullu dostumdur kendisi. ayrıca çadırı kurmada büyük emeği geçmiş hatta beni barışarock'a bizzat götürmüştür (otobüsle gittik, hayır şöför değildi kendisi, yanımda bulundu 🙂
lavinia19: sana özellikle teşekkür ederim, ilk izlenim önemlidir benim için, umarım devamı gelir, sevdim seni 😉
LostLife: bak sen bizle gelseydin can'la görüşürdün işte 😀
ayrıca arada tanıştığım birçok insan, nickler ve isimler birbirine girdiğinden...kısacası kusura bakmayın işte..