Beyin Okumak Mümkün Mü?

Bir kişinin ne düşündüğünün bir başkası tarafından isabetli tahmin edilebilirliğine inanıyorum.Gerek denyimleri gerekse insan psikolojisinin işlerliğine bilinçli yada bilinçsizce hakim olan insanlar,başkalarının olaylara nasıl karşılık vereceğini hatta kuracakları cümlelere kadar tahmin edebileceğinin mümkün olduğunu düşünüyorum.
Bu olayın mistik saçmalıklarla bir ilgisinin olmadığı kesin.

Bunun haricinde,beynin ürettiği bir enerjiyle,birinin diğeri ile karşılıklı telepati kurarak beyin okuması olayına,bilimsel bir makale okumadan yada kanıt bulmadan inanmaya niyetim yok
 
radyokafa_ demiş ki:
insan beyni dünya üzerinde,''evren'' üzerinde dizayn edilmiş en büyük kurgusal araçtır.hiçbir teknoloji ürünü bu sınırsız çılgınlığın önünde duramaz.beyin okumak gibi birşey yapılırsa,bunun ancak insan beyni tarafından gerçekleştirileceğine inanıyorum.makineler düz mantık çalışırlar.sadece içine yüklediğiniz komuta göre hareket edebilirler.beyin okuyabileceklerini zannetmiyorum.
aynı sekilde unutmayın ki o makinalar ve bilgisayarlarda insan beyninin ürünleridir...
 
İşi, biraz bilimselliğe vurmaya çalışırsak;

Beyin, bir çeşit akım ile çalışır.

Elektrik akımıymış gibi düşünelim.

Bu akımın elektromanyetik dalgaya yol açması konusunu fizikçiler bilecektir.

Dalgalar konusunda bazı genel geçer kurallar vardır.

Temelin su dalgalarıyla yapıldığını düşünürsek, peak seviyesini geçen su dalgalarının belirli sınırını aştığında "atar" etkisi yaptığı görülür. Sörf dalgaları gibi. Normal dalgalar nesneyi hareket ettirmez iken, atar etkisi yapan dalgalar nesneyi ilk konumundan uzağa sürükleyebilir ya da fırlatabilir.

Elektromanyetik dalgaların mıknatısımsı etkilerinin de nesneleri hareket ettirdiğini biliyoruz.

Beyin dalgalarının yeterli sınırları aştığı zaman bu şekilde bir etki ve odaklanma ile nesneleri hareket ettirme yani telekinezi olayı bilimsel açıdan mümkün kılınabilir.

Aynı anda, düşünürken ortaya çıkan beyin dalgaları her biri bileşik frekanslarda farklı şekillerde genliklerde dalgalar olduğuna göre, başka bir beynin ya da bir cihazın bunu decoder gibi çözüp yorumlayabilmesi durumu da mümkün olmalıdır.
 
Bu konuda bir hurafe Avusturalya yerlileri aborjinlerin telepati yaptıkları üzerinedir. Hatta bi kitap okumuştum kitabın ismini unut o kitapta yazar bizzat tanık oluşunu anlatıyor. Herşey mümkün
 
Ben var demedim. Marlo Morgan - Bir Çift Yürek adlı kitapta yazar tarafında gerçtek yaşandığını belirtiyor. Ve bizzat kitapta kadın telepatiye tanık oluyormus. Şimdi tabi bu bir varsayım ben inandığımıda söylemiyorum. Ama şu düşünülürse normal bir insana göre farkındalığı olağan üstü seviyede olan bir zen ustası nasıl 100 metre uzaktaki kuşun kanat çırpışlarını bile duyacak kadar ana kilitlenebiliyorsa, teklonojiden ve teknolojinin getirdiği onca sorunda bu kadar uzak insanlar yaşam koşullarından dolayı telepatiyi geliştirmiş olabilirler. Neden olmasın ki? Belki buda bir evrimdir farklı bir ırkın yaşam yapısından kaynaklanan. OdenMuzik'in bahsettiği gibi belgide 50 bin yıldır değişmeyen ve hep aynı kültürü korumuş bu insanların belgide beyindeki manyetik dalgaları bir hayli gelişmiştir. Yani sonuçlar tamamen varsayımlar üzerine konuşuyorum. Sadece imkansız demek yersiz diye düşünüyorum kimler nelere imkansız dedide şimdi hepimizin hayatının vazgeçilmezleri oldular.
 
ben bilimci değilim onlar gibi teknik yazamam fakat bilim dergilerini takip ediyorsanız eğer örnekleri çoktur önce ispatlanıp daha sonra aksinin savunulduğu bir sürü tez var yani bilime de güvenim bu durumda sarsılıyor, beyin okunsun bunu ispat etsinler -ki olası birşey olduğunu şu an aklım almıyor- ben ondan sonra farklı yazacağım 🙂 diyelim oldu okudular bunun sağlaması nasıl olacak ?
 
Şimdi şöyle bir durum var, bilim teknik olarak varlığını kanıtladı diyelim, deneyle pratiği de gözlemledi diyelim. Yine de buna itiraz eden bilim adamları olacaktır.

Çünkü sonuçta bilim adamları da insandır ve itiraz edip kabul ettikleri konular insani değerlerine göre de şekillenir hepsinden salt bilime adanmışlık beklemek yanlış olur.

İkinci konu, telepati olayını var kabul edelim, ve sen yapıyorsun diyelim.

Bunu yaptığını ulu orta söyleyip gösterir misin?

Çizgiroman süper kahramanlarının maske takma ihtiyacı gibi.

Senin böyle bir özelliğin olduğun farkedildiğinde, sıradan yaşama şansın hiç olmayacak. Bilimsel denelylerden, hükümet ajanlarına çekilecek sıkıntılar oldukça doğal olarak var olacak.

Bu durumda ben yapabiliyorum diye iddia eden birine doğal olarak ben dahil kimse inanmayacaktır ve inanmamalıdır.

Ben az teknik ifade ve sınırlı fizik bilgimle ufak bir teori kurdum.

Ama var olduğu teknik olarak ıspatlansa bile gönüllü denek olacak birileri olduğunu sanmıyoruym. Ben yapabiliyor olsam, bunu asla açıklamam mesela. Bu deneylerin ardı arkası kesilmez çünkü.

Ufak komplo teorileriyle kısa sürede CIA ya da CTU birimlerinin zorunlu ve gizli ajanı olmak ve özgür yaşamı kaybetme ihtimali çok fazla değil mi sizce? 🙂
 
Adam Fawer - Empati kitabının anatemasıda beyin okumak üzerine. Çeşitli bilimsel yaklaşımlarda var ama tabiyiki hayal ürünü bir roman. Ama okumayanlara tavsiye ederim.
 
Ben yok öyle birşey dedim çünkü olsaydı şu ana kadar birisi çoktan "ben yapıyorum" diye ortaya çıkar, allah rolünü üstlenir, bundan çıkar sağlamaya çalışırdı. Beyin okumayı gerçekten yapabilen ve saklayan bir insan olamaz, kimse böyle bir sırrı saklayamaz. altından kalkılamayacak kadar büyük bir yük. Zate bir kişi bile yapabiliyor olsaydı, zaten insan genetiğinde olduğu için birden fazla kişi de yapabiliyor olurdu ve birisi mutlaka ortaya çıkardı. Beyin okuyabilen biri kesinlikle radyo ve tv vb. beyinden daha güçlü frekans yayabilen medya cihazlarının da duyusunu algılyabilirdi ve bu da insanı overdoz eder ve ölürdü. Binlerce sesin kafanızda 24 saat dolaştığını düşünün...
 

Geri
Üst