Geçmiş olsun öncelikle. Bundan bir kaç yıl önce yine do-re ile ilgili bir sorun yaşanmıştı bir arkadaş tarafından. Hatta burada tartışılmıştı baya baya. Konuyu net hatırlamasam da do-re'yi savunur gibi cevaplar vermiştim ve
@Single_FACTOR abimiz ile tartışma hali söz konusuydu. Hala içimde pişmanlıktır. Elin do-re'si için buradan biriyle o duruma düşmek üzücüydü, hala gelir aklıma ara ara do-re ismini gördükçe.
Neyse, demek istediklerime gelecek olursak. Bireysel müşteri odaklı çalışan firmaların bunu yapması tabi ki kabul edilemez. Sonuçta bizler oradan ürünleri satın almasak o firma iş yapamaz. Bunu göz önünde bulundurmaları ve asla unutmamaları gerekiyor, ki bahsettiğimiz firma Türkiye'de nam yapmış bir firma olan Do-re. Ancak özellikle Ankara'ya yerleştiğim şu son 6 yılda Do-Re'de gördüğüm bir kaç eksikliği yazmak istiyorum. Aslında sadece do-re için değil, bir çok mağaza için geçerli.
*Kızılay'da bir çok mağazayı gezerken (genelde küçük ölçekli), hiç sorun yaşamam. Sorundan kastım, ne bir ekşimiş suratla karşılaşırım ne de bir "almayacaksanız deneyemezsiniz" tavrı ile. O yüzden olsa gerek, sadece denemek için değil, satın alım işlemleri için de genelde küçük ölçekli mağazaları tercih ediyorum. Çünkü Do-Re olsun, Zuhal olsun gittiğinizde, sadece deneyecekseniz hele, asık suratlarla karşılaşma ihtimaliniz olası, ya da çoğunlukta bunu deneyimledim diyeyim.
*Nedense bakkal misali, küçük ölçekli mağazalardan alışveriş yaparsam onların da bir şekilde piyasada kalma mücadelelerine ortak olmuşum gibi hissediyorum ve bu mutlu ediyor.
*Ancak "Sezar'ın hakkı Sezar'a" diyerek şunu da yazmak isterim. Yeri geldi, Zuhal, do-re gibi mağazalarda saatlerce pedal, gitar, amfi denemişliğim oldu. Özellikle Zuhal müzikte pedal, Do-re müzikte gitar. Hani bir kere bile gelip de "yeter artık" demediler, hatta demeyi bırakın surat da asmadılar. (Sanırım şanslı günümdeydim). Öyle ki o denemelerin bir çoğunu fikir edinmek için, ilerde bir gün ola ki alırsam diye yapıyordum, bir çoğunda bir şey almadan çıkıyordum mağazadan. Hatta bir keresinde, Zuhal'in önünden geçerken "senin sorduğun amfi geldi, gel dene istersen" denildiği de olmuştur. O yüzden gidip de tamamen onları kötüleyemeyeceğim. Ama bu yazdığım son şık, hani derler ya, devede kulak.
Tekrar geçmiş olsun böyle kötü bir müşteri ilişkisi olayı yaşadığınız için.
Dipçe : Yaşasın yurtdışındaki büyük mağazalar, adamlar sırf denemem için depodan kilolarca ağırlıktaki amfi,kabinleri getiriyorlardı. Buradan onlara da selam olsun, iyi ki varlar
😀