Anlatayım;
Hareketli köprülerde köprü bloğu kadar ağır olursa sustain o kadar verimli olur. Köprünün arkasında yayların takıldığı metal bloğun kalın ve ağır olması, saddle'ların büyük olması da temelde bu nedenden. meksika ve amerikan fenderlerdeki saddle'ları bir gözünüzün önüne getirip karşılaştırın.
Aynı şekilde köprünün hareketli parçaları birbirine ne kadar iyi tutturulmuş ve sağlam-stabil olursa sustain'de aynı şekilde iyi olur. Mesela yerine iyi oturmamış bir saddle, ya da pivot vidalara gerektiği gibi oturmamış bir köprü veya iyi oturtulmamış bir üst eşik sustaini ve dolayısıyla tonu kötü etkiler.
Çift kilit bir gitar akort kaçırıyorsa bunun belli bazı sebepleri vardır.
Teller henüz açılmamıştır; teller de sonuçta birer yay vazifesi görürler ve optimum çalışmaları için bir miktar zorlanmaları gerekir. Yani belli bir miktarın üstünde gererseniz kullanacağınız gerginlikte stabil bir hale gelene kadar deforme olurlar. Yay sabitleri düşer. Ancak bundan sonra düzgün bir performans alırsınız.
Birde şöyle bir durum olur insanları genelde şaşırtan. tremolo dive ya da pull-up yaparsınız, sarımlı teller inceye kayarken, ince teller pesleşir. ya da sol telinde bir bend yapınca sol teli kalına kayarken diğer teller incelir. işte bu tür bozulmaların sebebi tellerin henüz oturmamış olmasıdır. Pull-up yaparsınız, kalın teller yapılan baskıya daha fazla dayanırlar ve diriliklerini ince tellere göre daha iyi korurlar. İnce teller deforme olup stabil hallerini aldıkları halde kalın teller hala "yeni"dir. bu yüzden ince tellerin çekişi azalır ve yayların yükü kalın tellere biner, ince teller daha az gerildiğinden pesleşir, sarımlı teller ise daha çok yük bindiğinden tizleşirler. yani basit fiziksel olaylar bunlar aslında. Bu yüzden tel takarken akort sistemini kilitlemeden tremoloyla oynamak, telleri zorlamak iyidir.
Tremolo'yu tutan yaylar kalitesizdir ya da eskimiştir; Bu yaylar tremolonun 0 noktasına geri dönmesini sağlar ve köprüyü dengede tutar. burda bir problem olursa dive ya da pull-up'lardan sonra akortta problemler olabilir.
tremolonun pivot vidalara yaslandığı yüzey(bıçak) aşınmıştır, genişlemiştir. Floyd rose tremololarda köprünün üst yüzeyi doğrudan vidalarla temas ederken Ibanez Edge-prolarda bir bıçak bulunur. Malzemenin kalitesine göre pivot vidalara dayanan yüzey zamanla deforme olur, köprünün dengeli olması için bıçak yüzeyinin vidaya sadece bir noktadan temas etmesi gerekirken, aşındığı için birden çok noktadan ya da belli bir yüzeyden yaslanmaya başlar. bu da köprüde denge problemi yaratır.
Bu bıçak yemek bıçağı gibi oval bir uca sahip olmalıdır, çok keskin ya da çok küt olmamalıdır. haliyle 400$'a aldığınız bir ibanezle 1000$'a aldığınız bir ibanezin arasında bazı farklar olacaktır.
Bunun dışında sap-köprü ayarının, tel yüksekliğinin ve manyetik uzaklığının akort kaçırmayla alakası yoktur. Köprünün öne ya da geriye fazla eğik olması entonasyon problemi yaratabilir. Edge-pro'lar köprü gövdeye tam paralel iken en iyi verimle çalışırlar. genel kural köprü bıçağının, ya da köprünün vidaya yaslandığı yüzeyin pivot vidayı tam dik kesmesidir.
Sap ayarı cızlama ve üst perdelerde tel yüksekliği ile alakalıdır. Ancak, iyi yapılmamış bir sap-eşik-köprü ayarı da entonasyon bozukluğuna yol açabilir. Mesela 0-12-24 aynı sesleri verirken ara perdelerde bozulmalar olabilir.
Son olarak; gitar'ın finishinin ton üzerinde çok büyük etkisi olmuyor.