Seinfeld

Geceleri 2'ye kadar ayakta durabildiğim bir an olursa izlerim, eyvallah.. 🙂

Zaten şunu fark ettim; TNT dizilerin hepsini alt yazılı, filmleri ise dublajlı veriyor. Enteresan.
 
seinfeld o kadar komik bir dizidir ki 1000 defa tekrarını izlememe rağmen gülmekten mideme kramplar girmesine engel olamıyorum.
 
Married With Children dönemlerinden beri dizi takip eden bir insan değildim, ama son 1.5 senedir birçok dizi indirip baştan sona tüm sezonlarını izledim. En hayal kırıklığına uğradığım dizi bu oldu. Bu mudur televizyon tarihinin gelmiş geçmiş en çok izlenen şovu? Kahkaha attığım hiç olmadı, güldüğüm oldu ama zaten şu kahkaha efekti zımbırtısı tebessüm edilecek kalitede bir e4spriye gülmeniz için yapılmış bir şey.

Dizi hakkında genel bir yargıya varmadım, ama ilk 3 sezon itibariyle karakterlerin çok yüzeysel olduğunu, zeka içeren gözlemler ve iyi esprilere rastlamama rağmen bir o kadar da vasat ve zorlama esprilere de rastlandığını söyleyebilirim. Yine de 9 sezonu da izleyeceğim. Kötü değil, ama asla bu kadar popülariteyi ve beğeniyi hakeden bir yapım olduğunu da düşünmüyorum...
 
İnan ki hiç kasarak falan izlemedim, hatta çok pozitif bi önyargıyla izledim. Kesin beğenirim diye düşünerek izlemeye başladım yani. Ama hayattaki tuhaf detayları kendim de iyi farkeden biri olarak öyle çok dumur falan olmadım açıkçası ilk 2.5 sezon itibariyle. Nasıl desem, beni pek açmadı bu dizi. İzleyeceğim gene de sonuna kadar.

Bir de karakterlerin, şu kel gözlüklü dışında, çok sığ olduğunu düşünüyorum. Kramer'i oynayan adam çok iyi oyuncu belli, ama karakter inandırıcı değil. Ya da Jerry gibi detaycı, kılı kırk yaran bir kişinin öyle bir arkadaşının olması, o kadar cesurca beynini kullanabilen birinin bazı durumlarda aşırı ürkek davranması bana tutarsız geldi. Karakterler asla inandırıcı ve derin çizilmemiş bence işin özü. Bakalım umarım ilerki sezonlarda daha hoşuma gider...
 
Aeonian_Lich demiş ki:
İnan ki hiç kasarak falan izlemedim, hatta çok pozitif bi önyargıyla izledim. Kesin beğenirim diye düşünerek izlemeye başladım yani. Ama hayattaki tuhaf detayları kendim de iyi farkeden biri olarak öyle çok dumur falan olmadım açıkçası ilk 2.5 sezon itibariyle. Nasıl desem, beni pek açmadı bu dizi. İzleyeceğim gene de sonuna kadar.

Bir de karakterlerin, şu kel gözlüklü dışında, çok sığ olduğunu düşünüyorum. Kramer'i oynayan adam çok iyi oyuncu belli, ama karakter inandırıcı değil. Ya da Jerry gibi detaycı, kılı kırk yaran bir kişinin öyle bir arkadaşının olması, o kadar cesurca beynini kullanabilen birinin bazı durumlarda aşırı ürkek davranması bana tutarsız geldi. Karakterler asla inandırıcı ve derin çizilmemiş bence işin özü. Bakalım umarım ilerki sezonlarda daha hoşuma gider...

vallaha öpesin geldi bu yorumu 😀 ya millet amma abarttı bu diziyi arkadaş. bencede çok orta karar bir komedi hatta tam ingiliz/amerikan komedisine göre hazırlanmış. o yüzden hiçbir albenisi yok dizinin. bir kaç yerde hahaha diyosunuz ama bi married with children gibi yuhahahaha tarzı kopmanız asla mümkün değil. bence woddy allen gibi. onunda komedi anlayışını hiç sevmem.
 
Malum diziciler link verir de, biz veremez miyiz ulan... 1. sezon 1. bölümden aşık olduk biz sana:

Jerry'nin Elaine'den kurtulmaya çalışışı;



George meslek pazarlığı yapıyor;



Ahahah şampiyon belli, ikinci kim?
 
Ya o kadar ince yerleri var ki beni her defasında güldüren. Bir kere benimkisi bir takıntı, bir nevi hastalık; bunu kabul ediyorum. Ama seviyorum abi ne yapayım, her gün izliyorum. Şuraya koyamıyorum işte, her istediğim yerin görüntüsü yok youtubeda.

7-23 The Wait Out'ta George ile Susan kafede otururlarken, bir kaç gün öncesinde George'un aynı kelimeyi kız arkadaşı ve kendisi için söylediği adam, George ile Susan'ı beraber otururlarken gördüğünde intikam için misilleme yapıyor ve "ondan çok daha iyisini bulabilirdin" diyor. George'un, ilk başta bozulur gibi olup, sonra bu lafın Susan'dan ayrılmasına bir vesile olabileceğini fark ettiği 2 saniyelik bir kısım var. Oradaki surat ifadesini anlatamıyorum işte. Anca böyle anlatmaya çalıştım.

Newman ve Frank Costanza da ayrı efsane karakterler. 7-01 The Engagement'da George telefonda annesine evleneceğini haber veriyor. Telefonda konuşurken de Estelle, Frank'e sesleniyor, yanıma gelsin de bunu haber vereyim düşüncesiyle. Yani adamın aksiliği tek diyalogla bu kadar iyi özetlenir: Frank, come here (gayet mutlu bir şekilde) - You come here. Sonra telefonu birbirlerinin elinden almaya çalışırlarken Frank'in yüz hali... Ne bileyim işte gülüyorum. Newman'a şimdi girmiyorum hiç, halim kalmadı.

Frank Costanza'yı oynayan amcamız Jerry Stiller, Ben Stiller'ın babasıdır bu arada.

Geçen şu kısım yüzünden Breaking Bad'i izlemeye başlayayım dedim. Herif süper oynuyor. Özellikle 4.35 ile 5.15 arasına dikkat.




+ You know we have the highest suicide rate of any profession?
- Is that why it is so hard to get an appointment?
 
alışveriş merkezinin otoparkında kaybolma maceraları var mesela. o bölümde cosmo kutuda klima taşıyor ya. gerçekçi olsun diye içine klima koymuşlar. birde bölüm sonun da araba çalışmayınca cosmo dışarı çıkıp ufka doğru bakar ya. o da doğaçlama gelişmiş. binip gitmeleri gerekmiş,araba çalışmayınca herif kendi insiyatif almış. arabanın içinde diğerlerinin koptuğu görülüyor.
 
Aynen. Yaklaşık 1 saatlik bir video var, orada Larry David ile birlikte oturup eskilerden konuşuyorlar. Orada anlatıyorlar durumu. Jason Alexander, "araba çalışmayınca aşağıya inip Tanrılardan yardım istercesine havaya bakıyor ve biz arabada kopuyoruz" diyor, orada dikkat ettim hakikaten arabanın içinde gülüyorlar o harekete. Ayrıca klima kutusunu arabanın bagajına koyarken kafasını çarpıyor, o da anlık olarak gelişen bir dalga. Kafayı çarpınca, dönüp, "I really hurt myself Elaine" diyor. Senaryoda filan yok.

Jerry'nin evine girdiğinde Keith Hernandez'i gördüğü bir sahne var mesela, kapının orada 360 derece dönüyor herifi görünce. O da böyle doğaçlama gelişen anlardan... Bir sürü var aslında ayrıntısına inince. Roundtable diye geçiyordu sanırım o video, sevenleri bulup izlemeli, gayet keyifli.

Gel gelelim; herif bir anlık sinirle kariyerini bitirdi işte... Hani şu meşhur kulüp olayı. Vay ki ne vay. Ki ben kesinlikle ırkçı filan olduğuna inanmıyorum ama orada gösterisini baltalayan elemanlara acayip sinirlenip, o da onları sinirlendirmek istiyor ve o anda sağlıklı düşünemeyerek dalmaması gereken bir noktadan dalıyor. Hani bizde, "gerizekağılı, sus ve otur yerine" demekle, "ananıskerm, sus ve otur yerine" demek bir değildir ya; o hesap. Aynı durumun yarattığı öfke ile söyleriz; ama ikisi çok farklı kapılara çıkabilir. Adamı bitirdiler haliyle... Sonra Letterman'a canlı bağlanıp olayı açıklamaya çalışması filan da kurtarmadı, ki dramatik bir andır o.

Stand-up gösterlerinde, seyircinin sahneye laf atması olayını Cem Yılmaz da anlatır, hatta onun seyirciye taktığı kulpları hepimiz iyi biliriz. Kaldı ki, dizinin bir bölümünde de bu olay var... Kramer kız arkadaşıyla birlikte Jerry'nin gösterisine gider ve hatun sevmediği bir espride tıslamaya, yuhlamaya filan başlar. Ondan sonra Jerry gaza gelir ve "komedyenlerin kağıt üzerindeki intikam efsanesini" eyleme dökerek, bu hatunun çalıştığı yere gider ve kadını kendi işini yaparken sabote edip intikamını alır. Olayın temeli esasında bu ama Michael Richards vakası çok çok talihsiz gelişti ne yazık ki.

Amerikanyalılar bu olaya sanırım "heckling" diyor. Richard Pryor'ın filan da bu "hecklar"lara gösteri esnasında giydirdiği videoları var yutubda.
 
TNT'te tekrarı olduğunu bilmiyordum. Özlemiştim, izleyeyim. Gelmiş geçmiş en iyi komedi dizilerinden bir tanesi. Sava demişti sanırım, "Friends'le zirvede yalnızlar." diye. Daha iyi bir tanım bilmiyorum.

Edit: Gerçi oha! Baktığım mesajın tarihi 2008'miş. Şimdi yoktur herhalde. Olsun. DVD box set falan alırız. Kesinlikle değer.
 

Geri
Üst