Ben ağlamak istiyorum Alaahhhhhhhhhhhhhhhhhhh yardım edin yemin ederim baygınlık geçirdim okuyun OKUYUN...
😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀
MEHMETCiK'iN JACKSON'I...
İşte müzik sevgisinin en istenmeyen koşullarda dahi engellenemeyeceğinin en üstün ve yaşanmış kanıtı.
Her insan yaşamı boyunca bir enstrümanı çalabilmeyi arzulamıştır. Hele gitar... Çoğumuzun evinde iyisiyle kötüsüyle bir gitar vardır. Kimi insanlar için bu ağaçtan yapılmış basit bir müzik aletidir. Kimileri için de eşsiz bir ruha sahip doğaüstü bir dosttur. Gerçek yaşamdan bir alıntı olan hikayemizde de bu doğaüstü dosta tutku ile bağlanmış bir genç var.
İstanbul'u bilen yada bilmeyen, yaşayan yada yaşamayan herkesin bildiği tünelin meşhur ve günün hemen her saatinde yoğun olan yüksek kaldırımda başlar bu hikaye!
17 yaşlarında bir genç vitrinde hayalini kurduğu Jackson marka gitarlarla dolu olan bir müzik mağazasının önünde adeta büyülenmişcesine hareketsiz bir şekilde durmaktadır. Genç tramway'ın zil sesiyle kendine gelir. Ne zamandır orada olduğundan habersiz olan gencin düşündüğü tek şey hayallerindeki gitar için gerekli olan paradır. Biriktirdiklri hesapladıklarında farklıdır. Çaresiz gencin kafasında eve dönüş yolu boyunca çalışıp para biriktirmek ve Jackson gitarına kavuşmak vardır. Ama en büyük engeli okuldur. İçindeki istek beynini kemirirken gecelerce Jackson gitarı elinde hissetmenin, parmaklarında dolaştırmanın nasıl bir duygu kümesi olduğunu düşler. Almakta olduğu gitar dersleri bitmek üzeredir ama hala kendine ait bir gitarı yoktur. Kararını verir ve okula engel olmayacak bir işte çalışmak için kolları sıvar. Nihayet bir iş bulur ve bir hevesle çalışmaya başlar. 3 yıl sonra genç artık gitar için gereken paraya sahiptir. Gitar kursunu aldığı ve aynı zamanda da Jackson gitarlarının tek yetkili satıcısı olan laylaylom müzik evine gider. Bu kez vitrini önünde hayaller kurduğu dükkana hayilini gerçekleştirmek, Jackson gitarını almak için gider. Dükkan sahibi Serter Bağcan'a isteklerini anlatır ve istediği gitarı vitrinde göremediğini belirtir. Serter bey gence elinde o gitardan kalmadığını ama yeni siparişler arasına onun istediği gitarı da ekleyeceğini söyler. Genç siparişi biraz hüzün ama yine de coşkuyla verir. Evine döndüğünde ise asker celbini alır. Genç ne yapacağını ne düşüneceğini bilemez. Eline tam gitarı alma fırsatı geçmişken... Yıllarca ancak hayaliyle yaşayabildiği gitarına sahip olmadan askere gider. Acemiliğini tamamlar tamamlamaz Laylaylom'un yolunu tutar. Siparişini sorar.Gitarın henüz gelmediğini öğrenen genç ikinci hayal kırıklığını askerliğinin kalan bölümünü güneydoğu'nun zor şartları altında yapacağını öğrendiğinde yaşar. Ama genç yılmadan tutkusunun peşinde koşar; haftada bir Laylaylom'u arayarak gitarının gelip gelmediğini sorar. Aylar sonra bir gün, umutsuz bir arayışta istediği haberi alan genç için tek engel askerliğinin bitmesidir. Yemeden içmeden çalışarak biriktirdiği paralarla aldığı gitarının istanbul'da olduğunu düşünen genç sabırsızdır ve dayanamayıp komutanından izin ister. Ama maalesef çatışmalardan dolayı izinler kaldırılmıştır. İçi içine sığmaz. Kendi kendini yer. Aklına sürekli gitarını eline alamadan ölme yada vurularak ellerinden olma ihtimali gelmektedir. Kara kara düşünceler arasında bir kaçış yolu yaratır genç kendisine. Kararı kesindir! Bir hastalık bahanesiyle askeri bir hastahaneye sevk alır. İlk fırsatta da hasteneden kaçar. Bindiği gibi İstanbul'a gelir. Laylaylom'dan gitarını alır ve vakit kaybetmeden birliğine geri döner. İstanbul'lu komutanı çok kızgındır ama yine de durumu anlayışla karşılar ama bu davranışın cezasız kalmayacağını belirterek gence 25 gün hücre cezası verir. Hücrede tek dostu yıllarca peşinden kuğu Jackson gitarıdır. Genç günlerce dostuyla adeta söyleşir, hasret giderir. Onun sesi ile geçen günler öylesine içine sinmiştir ki hücreden çıkacağı söylendiğinde biraz daha kalmak için yalvarır
🙂 Sonunda askerliği bitmiş ve İstanbul'a dönmüştür. Bu genç şu anda hiçbir zaman olmadığı kadar mutlu ve özgürce gitarını çalmaktadır...
UNUTMAYIN EÐER KALPTEN İSTERSENİZ HER NE OLURSA OLSUN ELDE EDERSİNİZ.
iç burkan hikayelerin devamı için;
http://www.laylaylom.com.tr/hikayeler.html/hikayebanner.html