Fatih Yılmaz'ı öven çok insan var fakat ben hiç memnun kalmadım son 2 seferdir gittiğimde. Direk "şunu yapabilir misin" dediğimde "Hmm çalışırım fakat zor olabilir" gibi şeyler demek yerine direk düz hayır diyor. Elimde bir 95' ten kalma Fender 62' AVRI var, hangi ülkeye, şehre götürsem de gitara bayılıyorlar, öve öve bitiremiyorlar; fakat her nedense Fatih'e götürdüğümde kendisi ve yanındaki ortağı Volkan gitarın bi *afedersiniz* anasına sövmediği kalıyor (Ki bi ara onu da yapmıştı sanırım).
Geçen gün Türkiye'ye geldim, bir ayar için bırakayım dedim, verdikten yarım saat sonra gittiğimde dedi ki "Bu kötü gitar senin mi". Valla deli oluyor insan arkadaş!
Şu ana kadar anlattığım kısım sadece kişilikleri ile ilgiliydi, o ayara götürdüğüm gün yaptıkları iş ile de bir sorun yaşadım. Sap ve entonasyonu iyi bir şekilde yapabiliyorum bundan dolayı sadece köprü ve tel yüksekliği ayarı istedim (Köprü çok yüksekteydi ve akort çok kaçırıyordu fakat kendisi gibi işinin en iyilerinden gösterilen birisine götürmemin asıl sebebi bu konuyu detaylı yapmasıydı, vintage bridge'lerde akort kaçırmaması için bir ayar yapılr, tam nasıl olduğu hakkında çok bilgim yok, floating olmasına rağmen fazlasıyla işe yarar, akort sorunu hiç yaşanmaz.) Adamlar direk köprüyü sabitlemiş, e onu arkaya sabitlemeyi ben de yapıyorum??!!!? Tel yüksekliğine gelince, direk ellememiş. Dedi ki saddle screwlerinin içi çok kir ile dolmuş, temizle getir bir dahakine bakayım dedi, parasını ben ödeyip işi de ben yapacakmışım yani. Sadece köprüyü geriye sabitlemek için de 150 lira aldılar (mecburen sap ayarına da baktılar) Ki önceki ayarı daha iyidi sanki, en azından fretlerde buzz olmuyordu şuan kalın mi ve la tellerinden çok buzz sesi alıyorum..