Selamlar,
"Instrument-grade" yani enstrüman yapılabilecek ton ağaçlarının ideal nem oranı %3'tür, yani bir ağaçtan gitar bas ya da herhangi bir enstrüman yapacaksanız hedefteki nem oranınız %3 olmalı, enstrüman yapımcıları eğer ağaç stokluyorlarsa bu nem oranını tutturmaya özen gösterirler, ağaçların bulunduğu ortam buna göre nemden arındırılır ya da nemlendirilir. (Evet nemlendirilebilir de.)
Bir gitarın tonu seneler içinde değişir evet, ama bunun nedeni sadece ağaç da olmayabilir.
🙂 Gitarın pick-upları eskiyebilr, paslanabilir, pick-up içerisindeki manyeik özelliğini yitirmeye başlayabilir, potanslar her an taklaya gelebilir vesaire... Ama ben şahsen bir gitarın ağacının "oturduğuna" ya da "kuruduğuna" inanmıyorum. Böyle olsa idi hepimizin gitarlarının perdelerinin yerlerinden fırlamalıydı, ya da ne bileyim entonasyon ya da akort filan tutmamalıydılar... Neden derseniz hadi tamam eyvallah, diyelim ki ağacın kuruduğunu kabul ettik, metalden yapılan köprü ve perde demirleri de kurumuyor ya?
😀 Tuşe ağacı diyelim ki kurudu ve bir miktar kütle kaybetti, tampereman sisteme göre yerleştirilmiş perdeler yerlerinde sabit ve kütle kaybetmeden duracakları için komalı ses vermeleri gerekirdi diye düşünüyorum. Bunun aksi bir iddiayı bilimsel kanıtlarla ispat edecek, ya da çürütebilecek birisi varsa tartışmaya hazırım.
Başka başlıklar altında tartışmaya açtığım bir bas gitarım vardı bir zamanlar. '94 ya da '95 yapımı olması gereken bir Bass Collection SB310. Hatta durun fotoğrafını da paylaşayım:
2014 yılında vintage sayılır mı bilmiyorum ama bir gitarın 20 seneye yakındır bu kadar sorunsuz bir şekilde kalabilmesinin nedeni bakım ve temizliktir diye düşünüyorum. Koyu renkli cilasız tuşe ağaçlarına kuruyup da patlayıp çatlamasınlar diye ara sıra limon yağı sürer, kirlerini paslarını temizleriz, değil mi?
Gibson gövde deliklerinin elbette gitarın sesine etkisi vardır diye düşünüyorum ama tondan ziyade bana daha çok sustaine - iyi ya da kötü - etki edermiş gibi geliyor.
Sizler bu konuda ne düşünürsünüz?