Aynı arkadaşa ben de denk geldim. Kendisine defalarca güzelce ayar vermeme rağmen dönüp sürekli tekme yercesine lafı uzattı ve her seferinde ağzının payını alıp sustu daha sonra bir o kadar daha saçma cümlelerle geri geldi. Kendisiyle bir çok yerde hali hazırda dalga geçtik gördüğüm kadarıyla Turkrock kullanıcıları da bu arkadaştan payını almış 😀 Sırf bu başlığa yorum yapmak için üye oldum diyebilirim.
Sıfırı 6 bin lira civarı seyreden, sitede pickguardı soyulmuş olanı 3 bin lira olup benim 0 pickguardla kılıf + askı kilidi gibi aparatlarıyla 2.700'e verdiğim gitar için dövme karşılığı takas sorusuna, Olur istediğim herhangi bir 20x15 dövme + 2.600 lira karşılığı takasa tamamım diyerek counter-bullsh*it attack'ımla savurmuştum arkadaşı ilk etapta..
Konuşmanın devamında Türkiyenin en ileri gelen daha sonra amerika'da kendi stüdyosunu açmış kobaykronik tattoo'nun lafı geçtiğinde adamı sıradan olarak nitelendirip ciddiye almadığını farkettiğimde hemen instagramına bakıp tek düzgün çalışmasının 200 lira etmeyecek hamamböceği dövmesi olduğunu gördüğümde zaten arkadaşın wattkiller' mantığıyla beyin hücrelerinizin bir kısmını uyuşturarak beyin performansınızı ciddi anlamda filtreleyen bir birey olduğuna kesin kanaat getirip konuşmayı bitirdim.
Sadece enstrüman çalan insana değil bir uğraşı kendine hobi edinmiş herkese saygım sonsuzdur. Sanat, spor, bilim; hepsinin birbiriyle bağlantılı olduğunu düşünürüm. Kişi neyle gerçekten uğraşmak isteyip zaman ayırırsa o konuda efsaneye dönüşebilir. Ama bunu sadece kendisi yapabilir.
Kıskançlığı, hasetliği, erkeklik yarıştırmayı sevmem. Özgüven sorunu yaşayan mutsuz insanların uğraşları bunlar. Maalesef rockstar olamayan 90lar çocukları da bilgisayar oyunları, bilim kurgu filmleri, deneysel müzikler falan derken zaten zekayla yanmış beyinlerini bir de hasetliğe yorunca ortaya böyle çirkin bir durum çıkıyor. Müzisyen bir arkadaş grubunda "Dövme mi demiş ahıahıahı" tarzı bi seviye... Neyse. Yine sadece kişinin kendisi bunu düzeltebilir.
Gelelim olayın aslına. İlk mesajdaki arkadaş muhtemelen benden sonra çıkan biri. Ben ilk defa dövme karşılığı enstrüman aldığımda 2017'nin ortalarındaydık. Fender klavyeli bi sx. Onu da harika bi custom perdesiz bassla takaslamıştım. İzmir ve Ankara 'da hoşuma giden her şeye yazdım. Canım istedi yazdım, tuvalete girdim yazdım, otobüse bindim yazdım, yazdım da yazdım... Elimde bi zanaat var ve bunu kullanmaya çalışıyorum niye deliriyosunuz? Sırf sen değil tunalının mafyatik dövmecileri de böyle, alışığım ben yani merak etme. Geçen süre boyunca elimden 14 gitar geçmiş. Hepsini ayrı ayrı anlatırdım da onu istek gelirse anlatmaya karar verdim hdjdjdj. 2 bass, 1 elektro davul, 1i lambalı 3 amfi, 3 pedal ve 1 prosesör edinmişim. M A Ş A L L A H !
Bunları ne kadar sevsem de bi yerde eşyadır. En kalitelisi bile bir insanın saç teli edemez. Bu takas olayında kazandığım en kıymetli şeyler tabii ki insanlar. Bu iş sayesinde Ankara'da ve İzmir'de çok iyi müzisyenlerle tanıştım. Kimisine dövme yaptım kimisinin performansını izledim. Luthier dostum oldu, kendi yaptığı gitarı verdi... Çevremde dönen kaçak bakışlardansa tabii ki böyle enerjileri daha çok seviyorum. Yaptığım işlerin portfolyo olması da durumu iyice kazanca dönüştürüyor benim için. Kendimi kimseyle yarıştırmıyorum, en iyi dövmeci ben değilim, baktığın zaman kendimi dövmeci olarak etiketlemem de zaten. Ben hala Hacettepe'de okul okuyan, bu sırada kendi yağında kavrulmaya çalışan biriyim. Beni 20 senedir full time dövme yapan adamlarla veya İstanbul'un en pr'lı dövme oluşumlarından biriyle yarıştırmaya çalışmak garip geliyor. Fakat kendi işlerimin arkasındayım, çünkü bu benim ve elimden gelenin en iyisini sunmaya çalışırım. İnsanlar da bu yüzden karşılığını veriyorlar zaten.
Uzattım biraz ama bu kadar anlatma nedenim sanki hayatımı biliyormuş gibi konuşmayı kendinize hak görmeniz değil sadece, tüm bu rahatsızlık duyan arkadaşlara topluca bir yanıt vermek istemem.
NOT: İşlerime instagramdan bakabilirsiniz, özellikle enstrüman vermek isteyenler... En kötü tanışmış oluruz.