Minimalizm Ve Tüketim Çılgınlığı

Selam arkadaşlar. Forumda sürekli ekipmanlar alınıp satılıyor, hayalimizi süsleyen gitarlar, amfiler, pedallar vs.. ancak asla bir tatmin mümkün değil, sürekli yeni şeyler deneme arzusu, büyük zahmetlerle para biriktirilerek alınan aletlerimizin bir anda satılmak istenmesi. Bu işin bir sonu yok bu aşikar. Ancak ben bir noktaya parmak basayım dedim; en az masrafla en yeterli ekipmanlar nasıl kurulur buna kafa yoralım istedim. Bildiğimiz üzere metalci adam sürekli bir para biriktirme telaşı içindedir, sürekli hayalinde almak istediği ekipmana en ucuzdan başlayıp bir şekilde sahip olur. son noktada ise artık gitarı eline bile almak istemez. Ben diyorum ki bu kadar cihaz, alet edevat, gitar ,pedal almaya gerek var mı gerçekten? Neyimize yetmiyor bir amfi bir gitar? Nedir bu işin sırrı? En az ekipmanla en yeterli sistem hakkında bilgi versin istiyorum forumun teknik müdavimleri. Markacılık almış başını gitmiş. Alternatif ucuz ekipmanlar da tanıtılsın, boş yere paramız çöpe atılmasın arkadaşlar. Teşekkürler..
 
öncelikle ucuza sağlam bir setup kurabilmek için oldukça bilgi ve tecrübe sahibi olmak gerekiyor. bunun için de önce o bahsettiğin yollardan yürümüş olmak gerekiyor genelde 🙂

gerçi ucuz nedir? onu da tartışmak lazım. çoğumuz için ulaşılmaz görülen gibson les pauller falan hiç de ulaşılmaz değil aslında. çalışıp para kazanmaya başlayınca gayet de alınabilir bir fiyatta olduklarını farkediyorsunuz.

neyse, gelelim önerilere. öncelikle önemli olan şey bilgi. gerçekte ne arıyorum? ne için kullanacağım? neler önemli? ondan sonra pazardaki ürünlere eleştirel bir gözle bakabilmek, gerekirse yeni tanımlara gitmek önemli.

mesela diyelim ki gitardan memnunuz, gidiyoruz stüdyoya ton gayet güzel. çalımı zevkli, hiç bir sorun yok. eve geliyoruz, rezalet. sorun nerede olabilir?

çoğu kişinin evinde 15 wattlık amfiler var, gitarla birlikte alınan ilk amfi 🙂 peki bu amfi bizi ne kadar memnun edebilir? tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki, çok çok az. son zamanlarda roland cube serisini oldukça beğeniyorum ama onu da yeni başlayan gitaristlere asla tavsiye etmem, çünkü içinde asla kapatılamayan bir noise gate ve compressor var gibi. sizin yerinize pena vuruşlarınızı toparlıyor, telleri susturuyor. bunlar kaçınılması gereken şeyler.

peki düşük bütçeye evde nasıl iyi ton alabilirim? marshall mg lere mi bakmalı? yoksa ikinci el VS15 falan mı? bence hiçbiri. nasıl olsa hepsi kötü, neden sırf marshall diye daha fazla para vereyim ki? burada yapılabilecek en mantıklı olan aslında tanınmayan markalara bakmak. mesela peavey, forumda bir efsanesi vardır "offf peavey, süper amfi" diye ama bunların kaçı gerçekten peavey çalmıştır bilinmez 🙂. çoğunlukla gerçekten süper amfilerdir orası ayrı. 110 liraya şu an bir tane var sanırım satılıklarda. tahminen 200 lira altında alınabilecek en iyi amfilerdendir, ama kaç kişi bilir ki?

"kaç kişi bilir ki?" diye bir soru sormuşken hazır, sorunun yönünü değiştirelim biraz da. kaç kişi ilk alacağı amfide araması gereken şeyleri bilir ki? demek ki en azından bir bilenle hareket etmek, birazcık araştırmak gerek. denemek, karşılaştırmak gerek ancak burada da bazı sorunlar olabiliyor. mesela dükkanda harika ses veren amfi eve gelince rezalet oluyor, çünkü dükkanda denediğniz odanın akustiği evden çok farklı. çok daha dolgun, sıkı geliyordu ses. çok karışık iş...

tam tersinden faydalanabilir miyiz? neden olmasın! aylarca dükkanlarda duran amfiler olur bazen. kimse yüzüne bile bakmaz, bakanlar da kullanamaz, beğenmez. biraz araştırın bakın neler çıkacak. zuhal müzikte 3 sene kadar duran bir peavey special 112 vardı. yüksek kaldırımdan inerken soldaki dükkanda, deneme odasında dipte bir yerde. fıstık gibi amfidir, kıyaslanabileceği transistörlü pek birşey yoktur. tabi adamlar gain, volume, bass, mid, tiz yerine superstat, post, bottom, body, edge yazarsa kimse kullanamaz o amfiyi 🙂 demek ki araştırmacılık ve girişimcilik önemli.
 
Cevap aşağıdaki videoda yatıyor gitar çatlağı ünlü Mattias Eklundh bu video da 15-20 w tlık bir gorilla adında amfi ve amt fatal tube adında bir pedal kullanıyor. Başka da birşey yok bildiğim kadarıyla.

Adam; tonun gitaristin parmaklarından çıktığını çoğumuzun dönüp bakmayacağı bir setup tan bize ispatlıyor. 😆

http://www.youtube.com/watch?v=Vxq0xvSJojw
 
ben alım satıma karşı değilim. yeterki aletin hakkı verilsin. internetten ne kadar yazı okursan oku o aletin tadına bakmadan ne olduğunu anlayamazsın. kullanılan her tür ekipman müzisyenin ufkunu genişletir. ama bir şartla o da aletin hakkını vermiş olmasıdır. ben bu sebepten mesela prossesorleri çok seviyorum çünkü kullanıcıya dünya kadar efekti ve parametreyi öğretebiliyor. ama kullanmayı hiç sevmiyorum o ayrı 😀

aslında çok da savurganlık değil bilinçli kullanıcı için. al ikinci el, kullan, sat aşağı yukarı aynı paraya. ben yıllarca böyle yaptım. şuanda bile bir tech21 pe60ım var, ada mp-1 im var. bunları istediğim an anında satıp paraya dönüştürebilirim. hem de aldığım paraya. e nerde şimdi bunun savurganlığı?
azcık bilinçli olmak lazım 😉
 
Şimdiye kadar değiştirdiğim ekipmanı incelikleriyle saysam sabaha anca yazarım sanırım ve neden yaptığımıda bilmiyorum açıkcası..Ama öğrendiğim biçokşeyi Deneme yanılma yoluyla öğrendim..Bence herkes bir şekilde bi yollardan geçerek bişeyleri öğreniyo..


İnsanlarda sürekli bi yenilik düşüncesi var ve bu hep olacaktır ki aşık olduğun bir gitar yada malzeme çıkana kadar


washburn bt-4 ( ilk gitarım )
bcrich warlock
ibanez rg170dx
esp mh-50

Artık neyin ne olduğunu öğrendikten sonra

ibanez rg550 japon
Epiphone les paul custom
Fender telecaster
Fender stratocaster ( son )

Tabi bu sadece gitarlar 🙂

Pedal dersen ..

ilk

rp - 80 ( ilk processorüm )
rp -10
satıp analog pedal seti yaptım ve sattım
gt - 6
satıp tekrar analog yaptım 🙂
gt -8
satıp tekrar analog yaptım
pod xt - live
Sattım ve şimdi kullandığım analogları yaptım 😀

yazarken acıdım valla harcadığım zamanıma 😀
 
Bence güzel bi başlık. Ama bu iş anlatımla çözümlenmez.

Bence bu faydalı işte "benimde emeğim olsun" diyen kişiler setuplarını yazıp her pedal için farklı ve kombinasyonlu ses kayıtları koysunlar. Ozaman bizde ürünlerin kendi demolarından etkilenipte alıp sonra pişman olmayız..

Bu ses kayıtlarınıda rapid gibi yerlere koyup 2 gün sonra silineceğine; herkesdinlesin.com dan ortak bi üyelik alırız. Şifresi upload edecek kişilere öm olarak verilir. Parçaları oraya upload edip linkini buraya yazarız. Aşağıdaki örnekte olduğu gibi..

Bu arada ilk ses uygulamasıda benden olmuş olsun. Eski bi kayıt..

MXR DOUBLESHOT DISTORTION DEMO
Ekipmanlar:

Ekipman olarak imzamdaki ekipmanlar kullanılmıştır.. Gitarımda dimarzio tonezone köprü ve texas special neck middle vardır..

Bu kaydı yaparken sadece gitar , amfi ve mxr doubleshot pedal açık durumdadır..

Link:

http://www.herkesdinlesin.com/mp3/okansal-mxrdoubleshotdist.mp3
 
tüm mesajları okumadım ama gerçekten bu işin sonu yok anfide desen gitarda desen veya pedal prosessör de desen bitmiyor yani. ama şu var önemli olan hangi ekipmanla çaldığın değil ne çaldığın nasıl çaldığın önemli bence insanların yaptığı yanlışlardan biri enstrumanlara yada aletlere çok büyük anlamlar beklentiler yüklemeleri
bundan dolayı arkadaşında dediği gibi hayal ettiğiniz bir gitarı alınca herkez öyle olucak demiyorum ama bazen sanki o gitarı alınca süper ton çıkıcak çok güzel çalabilicem gibi düşünceler ön yargılar oluşuyor.halbuki belli bi noktadan sonra ekipmanın çokta bir önemi kalmıyor bana göre. şöle düşünürsek orta seviye gitarla çok iyi bişeyler çalarak kendini ve diğer insanları tatmin edebilirsin. ama çok iyi bir gitar yada ekipmanla kötü yada orta seviyede bişeyler çalarsan ne sen nede bir başkası tatmin olabilir.. saygılar sevgiler..
 
bence ekipmanın temel dayanağı amfi.şimdiki aklım olsa elimdeki bir sürü pedal zerzevata harcadığım parayı daha iyi bir amfi almak için harcardım.zaten adam alkıllı bir amfiyle ne kullanırsanız kullanın güzel sonuçlar çıkıyor.yeni yeni setup kuracak arkadaşlara tek tavsiyem zilyon tane pedal almak yerine alltube bir amfi üzerinde yoğunlaşıp para biriktirsinler.Birde en önemlisi gitar çalmayı unutmamak.zoom 505e sahipken daha çok gitar çalıyordum.bu yanlışa düşmemek lazım.pedaldı soundtu derken vakit geçiyor.bunu forumda tanışıp msn üzerinden konuştuğum 3-4 kişidende duydum.demekki yaygın bir hastalık 😀
 
Presence; farklı bi açıdan yorum yapmışın.

Ama olay elindekinin şu bu olması değil...

Bugün; elinde yıllardır 505 olupta veya bitane bi dist. pedalı olupta elinde olmayan imkanlardan yıllarca bunla çalmış ve ustalaşmış kişiler vardır.. İyi gitarist tek bi drive lada kendini ön plana çıkarır..

Tabi bu kişilerde artık sound arayışına geçiyorlar.. Ellerinde imkan olmadığından İnternetin sağladı faydalardan yararlanıp alış veriş yapıyorlar.. Peki bunlar için nerden destek alıyorlar..?

Hiçbiryerden!!! Çünkü bakacak bi yer yok..

Bakacak tek şey sanatçılar yada sitelerdeki orj. demolar.. Onlarda fazlasıyla alakasız şeyler zaten..

Ben bunları kendimden biliyorum.. 11 yıldır gitar çalıyorum. Bulunduğum şehirde elektro gitar teli 2 müzik bakkalından 1 inde var(mağaza bile diyemiyorum) Ve buradada standart 7,8 ytl lik dadario telin fiyatı 26 ytl dir.. Yani böyle müzik adına hiçbişeyin bulunmadığı şehrimde 2 sene istanbuldan arkadaşımdan istediğim dist. pedalını kullandım.. Analog Dod corrosion fx bilmem ne işte.. Metal pedalı olduğundan güçlüydü. Elektro tekniklerini onda öğrendim

Tabi ben bilmem overdrive ne dist. ne? Bakıyosun internetten; malmsteen overdrive kullanıyo, zak overdrive kullanıyo... Haaa diyosun.. Benim aradığım bu.. Sonra al sat olaylarına girmişin...

Lambalı amfiler fazlasıyla el yakıyor.. Heryerde herkes bangır bangır bağırıyor zaten Lambalı amfi gerisi yalan diye.. Ama 40 wat alim desen 1000 ytl den ucuzu yok..

İşte onun için Mercedes en iyi araba diye bağırmaya gerek yok.. Çoğunluk bunu öğrendi ama yeterli bütçe yok.. Ozaman yapılacak şey transistörlü amfi ve ek pedallar..

Bari başlığı açan arkadaşın amacı gibi bu konuda yardımcı olalım birbirimize...

Nedense böyle başlıklar çıkınca mutlaka birileri çıkıp şu meşhur muhalefetlerde bulunuyor;

- Yeni Processor çıkar ve processor seven adamlar kendi dünyalarında yorum yaparken, en iyisi analog boş bunlar diyenler;

- Satrianinin tonunu istiyorum diyene; onun tonu onun elinde diyenler (ki adam onun gibi çalmak değil sadece tonunu istemektedir. Örnek vermek bile suç yani.. Mesela Metallica gibi sert istese onu ister. )

- Biri param 300 ytl pedal gerek ne alim derken derken ; pedal boş lambalı amfi al diyenler;

- Biri ben sert distortion istiyorum derken; ekipmanlar boş sen usta ol herşeyle çalarsın diyenler (yani sen üstad ol boostu kendinden gelir.Clean sesi bile dist. edersin sen. Kim tutar seni 😀 )
 
transistörlü amfi ve ek pedallarda zaten bütçe yaratacak.çok kısıtlı imkanı olanlar için demedim zaten transistörlü amfi + 3-4 pedal zaten 700 ytl bir para yapıyor ortalama.(orta halli setup) yani bunların hiçbirini almayıp biraz daha para biriktirip alltube almak mantıklı geliyor bana.tabiki tercih meselesi.
 
Death-Lead söylediklerine katılıyorum ben elektro gitara başladığımda elimde castilla marka bir gitar vardı washburn 12wlık bi anfi bu anfiyle 3 4 sene çaldım hiçte öyle arayışlara girmedim.8 9 senedir çalıyorum ortalamada ama bir yerden sonra seninde dediğin gibi hemen hemen her aletin sesi hoş geliyor bana eskisi gibi atgözlükleriyle bakmıyorum belkide ondandır.ama sonuçta bende bu tarz arayışlara girdim 3 gitar değiştirdim castilla -slammer şuandada b.c. rich jr V kullanıyorum. cihaz olarakta washburn bad dog 12w anfi sonra digitech genetix 1. sonra gt2 grafik EQ choruslu filan bir setup a geçtim sahne vs.. için korg ax1500g kullandım en sonda işte kendime lambalı gitar anfisi yaptım. ama şimdi elime başka pedallar anfiler geliyor tamir için onlarıda deneme fırsatı yakalıyorum hepsinin kendine has sound ları var. illaki lambalı çok iyi diye bişey yok bence belli bir kalite çıtasının üstünde tüm cihazlar kendine has ton yelpazesine sahipler önemli olan buna uygun olanı bulup kullanmak.
 
yani özetle çoğumuz 1000 ytl ekipmana ayırsak delay comp wah phaser eq şu kadar tutar geri kalanlada amfi alırız diye düşünüyoruz.ama benim anlatmak sitediğim 1000 ytl bütçe ayırdıysak bu parayula en iyi hangi amfiyi alabiliriz diye düşünmek daha yararlı olur.forumdan ve etrafımdan gözlemlediğim kadarıyla çoğu gitarist zamanla elinde ne var ne yok satıp amfi alıyor.tabi alım satım yapmak hele sıfır alıp satmak bütçeyi zarara sokuyor.Başlangıçta bu şekilde düşünmek parasal ve zaman açısından fayda sağlayacak ve gereksiz alet edevat kalabalığının önüne geçecektir.
 
Evet arkadaşlar zaten bu konu doğru.. Lambalı amfi olsun normal olsun amfi herzaman en önemlisidir..

Ama bence konu, bu olmamalı ve bu başlıkta pedallar tanıtılmalı yada şu amfi şundan daha iyidir veya şu tarz isteyenler şunu seçmeli denmeli ki **başlığında açılma sebebi gibi yanlış alış verişlerde bulunmasın kimse...**

Tamam kişilere lambalı amfinin önemi anlatılır ama sadece onun hakkında konuşmak gerekirse onun hakkında bi başlık açalım orda yazalım hep beraber.. Lambalı amfisi olan biride bu başlaıpğa gelip kendine pedal seçebilsin...
 
Death-Lead demiş ki:
- Satrianinin tonunu istiyorum diyene; onun tonu onun elinde diyenler (ki adam onun gibi çalmak değil sadece tonunu istemektedir. Örnek vermek bile suç yani.. Mesela Metallica gibi sert istese onu ister. )

İster inanın ister inanmayın ama bundan 6-7 yıl önce bu yorumu ben çevreme yapıyordum. Hatta şok oldum zira bunlar benim cümlelerim yahu diyesim geldi. 😆 Özellikle şu cümlenin aynısını bir forumda kullandığımı hatırlıyorum : "adam onun gibi çalmak değil sadece tonunu istemektedir"

Bu kadar olur demekki aklın yolu birmiş. 😆

Yani şu an sizin yaptığınız bu savunmayı bende yıllarca yaptım o yüzden hiç garipsemedim hatta hoşuma gitti. 🙂


Burda şu noktayı unutmamak gerekir diye düşünüyorum.

Belirli bir ortalama setup a sahip birisinin elindeki ile yapabilecekleri; cover edeceği adamları veya tonunu sevdiği adamlara ne kadar yakın çaldığı veya en azından onların belli parça ve rifflerini çalabilir olmalarından geçiyor.

Benim de en sevmediğim cümle : "setup la uğraşmayın o adamların parmaklarından çıkıyor herşey" dir. Zira bu insanın önünü tıkayan ton macerasını kötüleyen ve üstelik ton konusunda soru soran kişiye hakaret niteliği taşır. Zira adamcağız sorar Steve Vai tonu nasıl elde edilir? Hemen cevap gelir ton onun parmaklarında vb. Bu sefer soru soran arkadaşa sen Steve Vai gibi ol da gel demeye gelir iş. Halbuki bende zamanında Steve Vai tonu nasıl elde edilir diye sorardım. Üstelik bana onun gibi çalmalısın dendiğinde naçizane zaten onun bir çok parçalarını çalabilir durumdaydım. Oysa ben öyle bir soru sorduğum için soru başlığım altında yeteneksizlikle suçlanırcası bir cevap gelirdi kalbim kırılırdı ki biz müzisyenler olumsuz motivasyondan ne kadar çabuk etkileniriz hepimiz iyi bilir.


Dolayısıyla demem o dur ki bende yukarıda "ton gitaristin parmaklarından çıkar derken zamanında bana cevap veren ve beni inciten cevaplar veren o adamların pozisyonuna düşmüş gibi hissedip üzüldüm. 😢

Bilinmesi gereken kendi açımdan şudur : Bazen sonda söyleyeceğinizi başta söylersiniz. Benim yukarıdaki cümlemde bunun gibi olmuş "ton parmaklardadır" diyerek.


Ben cümlemi şu şekilde düzeltmek isterim :

- Ton macerası için arayışta olmadan elektronik bazlı müzik yapmak başlamadan bitirmektir belkide müziği. Arayış her anlamda ilhamın ilk kaynağıdır (bu ton anlamında da olsa).

- Farklı ekipmanlarla denene denene oluşan tecrübe kesinlikle müzikalitenizi olumlu etkileyecektir.

- Sürekli ton arayışında olmak bir motivasyondur. Müzik sürekli eğitim disiplin çalışma ve gelişimle gelen tecrübe ister; tüm bunlar ise bazen can sıkıcı ve motivasyon kaybettirici olabilir. (her gün egzersiz vb.) Bu noktada müzisyenin dibe vurmuş motivasyonunu en iyi tetikleyecek şey yeni bir ekipmandır her zaman. 🙂

- Farklı ekipmanlar her zaman tuşe gelişimine yardımcı olur. Örneğin sürekli prosesörle çalan birinin zaman içinde analog sisteme de geçmek istemesi ve analog ta tuşesini daha iyi duyduğu için hataları varsa kendini daha iyi geliştirir. Ardından prosesöre geçtiğinde prosesörde de benzer tuşeyle analogtaki kaliteyi alınca bu prosesör süperrrr dinamikleri harikaa diye bağrınır ortalarda aslında tek yaptığı tüm olay kişinin tuşesinde yaptığı büyük gelişmedir. 😆

Sonuç olarak kişi onlarca ton macerası sonunda parmakları anormal gelişir ve hangi ekipmanı eline alsa aynı sonucu çıkarmaya başlar. Yukarıda örnek verdiğim Mattias IA Eklundh gibi.

Yani başta söylediğim ton kişinin parmaklarındadır lafı doğrudur. Ama en son söylenecek olandır. Ama bunca zaman içinde önce bir çok ekipmanda maceraya girmek sona giden yolda en temel yardımcılarımız olacaktır.

Tabi şunu da unutmamak lazım. Önce iyi çalışmak lazım yoksa ömrünüz boyu ekipman değiştirseniz sonuç nafile. Ben sadece standart seviyede giderek kendini geliştiren bir müzisyen için bu anlatımları yaptım.
 
Bence cümle hala yanlış....Parmakta olan şey ton değil stildir..

Steve vai malmsteenin gitarındada çalsa kendi gibi çalar. Değişen tondur stil değil..

Bugün toplansa petrucci, satriani, vai, malmsteen, silva, gilbert, andy timmos ve tüm gitarları karıştırsalar ve 20,30 saniye doğaç yapsalar ayrı ayrı ve sadece ses kaydı olsa, ben hepsinide bilmeyecek adam tanımıyorum şuan forumda buraya yazan değerli kişilerden..

Yani tonlar değişir ama stil hiç bi zaman değişmez..
 
bende eski bi epi special ve marshall mg15 var gayet güzlde ses veriyo. studyolarda onun bunun kaliteli gitarıylada çaldım ve iş çalmasını bilende biter derim hep :roll:
 

Geri
Üst