G.O.R.A.
- Konuyu açan Jawbreaker
- Başlangıç tarihi
Hatta seni baya derinden etkilemiş film baksana rüyalarına konu bile olmuş
Y
yalnizlik_paylasilmaz
millet, ben almanyada yasiyorum, ve sali günü nihayet gidebildim G.O.R.A.'ya..
zaten Cem Yilmaz oldugu icin kötü olacak diye bi korkum yoktu, ve beklentilerimin karsiligini aldigimi söyleyebilirim
bizim buradaki sinemada almanca alt yazili olarak yayinlandi.
en komigime giden yeri, baslangicta Arif kurtulmak icin isin kilici aliyo, Logar'da gelip, elinden alip: "ulan, el feneriyle adammi öldürcen??" diyoya, orda koptum.. ayrica sucuk agaci olayi cok hosuma gitti (bi kayserili olarak
)
filme heyecanla girdim, ve gülmekten yarilmis olarak ciktim, hatta kuzen film esnasinda bana kac kez "rahat dur asli, biraz sessiz gül asli.." filan dedi..
bide arabada köylüye diyoki "senin anani tanimazlar, cok genc bu grup" ve müzigi aciyo "motherfucking, motherfucking.." diye müzik caliyo...
tam kizla atesin basinda romantik sohbetler ederken, Bob Marley Faruk zoorrrtt diye ossuruyoya, koptum..
bide Japonlara "resim cekmeyin, buralar daha yeni boyandi" diyo, ama tarihi bi magra tanitiyo
Ozan Güven zaten harika bi oyun cikarmis, onu cok begendim.
bide hem Logar, hemde Arif, Erdal Tosuna "yüzüne noolmus senin?" "noolmus?" "e bende onu soruyorum.." muhabbeti yapiyolarya...
yaa daha ne diyim, nerdeyse bütün filmi anlaticam.. harika bence..
gittigime hic pisman olmadim, hatta cok sevindim..
bu arada bunun Cem Yilmazin ILK filmi oldugunun altini cizer, ve Doritos reklamindaki karaktere benzetenlere filmin Doritostan önce cekildigini hatirlatirim..
bu arada reklamlara diicek biseyim yok, normal, hic yadirgamadim aslinda..
bide uzaya kacirilip cep telefonuyla konusan ilk millet biz oluyoruz galiba
helal olsun Cem Yilmaza.. Bir Tat Bir Doku'nun CDleri var bende, G.O.R.A.'ninki cikarsa, onuda alirim...
gitmenizi tavsiye ederim...
zaten Cem Yilmaz oldugu icin kötü olacak diye bi korkum yoktu, ve beklentilerimin karsiligini aldigimi söyleyebilirim
bizim buradaki sinemada almanca alt yazili olarak yayinlandi.
en komigime giden yeri, baslangicta Arif kurtulmak icin isin kilici aliyo, Logar'da gelip, elinden alip: "ulan, el feneriyle adammi öldürcen??" diyoya, orda koptum.. ayrica sucuk agaci olayi cok hosuma gitti (bi kayserili olarak
)filme heyecanla girdim, ve gülmekten yarilmis olarak ciktim, hatta kuzen film esnasinda bana kac kez "rahat dur asli, biraz sessiz gül asli.." filan dedi..
bide arabada köylüye diyoki "senin anani tanimazlar, cok genc bu grup" ve müzigi aciyo "motherfucking, motherfucking.." diye müzik caliyo...
tam kizla atesin basinda romantik sohbetler ederken, Bob Marley Faruk zoorrrtt diye ossuruyoya, koptum..
bide Japonlara "resim cekmeyin, buralar daha yeni boyandi" diyo, ama tarihi bi magra tanitiyo
Ozan Güven zaten harika bi oyun cikarmis, onu cok begendim.
bide hem Logar, hemde Arif, Erdal Tosuna "yüzüne noolmus senin?" "noolmus?" "e bende onu soruyorum.." muhabbeti yapiyolarya...
yaa daha ne diyim, nerdeyse bütün filmi anlaticam.. harika bence..
gittigime hic pisman olmadim, hatta cok sevindim..
bu arada bunun Cem Yilmazin ILK filmi oldugunun altini cizer, ve Doritos reklamindaki karaktere benzetenlere filmin Doritostan önce cekildigini hatirlatirim..
bu arada reklamlara diicek biseyim yok, normal, hic yadirgamadim aslinda..
bide uzaya kacirilip cep telefonuyla konusan ilk millet biz oluyoruz galiba
helal olsun Cem Yilmaza.. Bir Tat Bir Doku'nun CDleri var bende, G.O.R.A.'ninki cikarsa, onuda alirim...
gitmenizi tavsiye ederim...
P
p_u_r_p_l_e
bencede baya ıyı bı fılmdı aslınında masallahı var bıze yazılcak bıseyı bırakmamıs aynen katıldım aslıcım sana
film bence de çok iyiydi...beni kahkaha krizine sokamasa da bayağı güldürdü...her şey çok iyi düşünülmüş..efektler falan... ayrıca arif karakteri türk insanını çok iyi yansıtmş... bazı köşe yazarları çok kötüydü falan diyo...ne bekliyolardı ki... bi de çok küfür vardı diye yorum yapıyo ya bazıları onlara çok kıl oluyorum...sanki biz günlük hayatta nası konuştuğuna çok dikkat eden insanlarız da.. adam nasılsa öyle yapmış.. çok da iyi yapmş..ELLERİNE SAÐLIK!!!
G.O.R.A'dan notlar:
1- Gora Türk sinemasına adım atlattıracak...Bir kilometre taşıdır ...Hadi canım sen de!
2-Cem Yılmaz çok daha iyisini yazabilirdi,senaryo koca bir hayal kırıklığı....
3-Film boyunca sadece bir iki yere güldüm;”işte şu müthiş bir espriydi” diyeceğim bir bölüm ise yok...
4-Görsel efektler,bir Türk filmi için gerçekten iyi sayılabilir...
5-Cem Yılmaz’ın Sadri alışık takıntısından bir an evvel kurtulması şart bence...Tamam Sadri Alışık sevgisini biliyoruz,iyi güzel,ama bu sevgi bırak içinde kalsın,yaptığı işte çok sırıtıyor artık...Üzerinde can sıkıcı bir gölge gibi duruyor...Öyle ki Logar (her ne kadar orijinal bir karakter olmasa da) ”Arif” karakterinden çok daha iyiydi,hatta “Arif” gördüğüm en zorlama karakterdi...
6-Oyuncular hiç iyi kullanılamamış,zira kadro çok iyi diye iddia ediliyordu...Evet kağıt üstünde öyle...Ama işte senaryo,yönetmenlik vs. öyle önemli ki......Cezmi Baskın’ın vizontele’de ne kadar iyi olduğunu hatırlayın...Vizontelede akılda kalıcı bir sürü karakter varken (başta Altan Erkekli) burada neredeyse yok...İdil Fırat,Erdal Tosun,Şafak Sezer...Hepsi çok silik...Ozan Güven başarılıydı kesinlikle,Rasim Öztekin ise her zamanki Rasim Öztekin işte...Yine de bu ikisi filmin göze çarpan oyuncuları...
7-Film başlamadan izlediğimiz yarım saatlik reklam,film içindeki reklamlar,filmin en iddialı esprilerinin,fragmandakiler olması durumu ve yok gora cep melodileri,yok gora oyunu,televizyonlardaki gora şişirmeleri vs. neticesinde şunu aklımıza getirmekten kendimizi alamıyoruz: Film acayip bir ticari kaygı örtüsüne sarınmış ve daha önce Cem Yılmaz mizahı ile ilgilenmeyenleri bile çekim alanına dahil etmiş durumda...
8-Bir şey söylüyorduk ya hep:”Kardeşim şimdi filmde ota b.ka gülecekler,adam ne dese gülünecek”...Şaşırtıcı olan da buydu işte;bu potansiyele oldukça sahip bir kitle sinema salonunda olmasına rağmen,kimse her söylenene gülmedi,çünkü “gü-le-me-di”...
9-“Turist Ömer uzay yolunda”nın bir üst versiyonudur gora başka bir şey değil...Turist Ömer yerine,O’nun hayranı bir genç mizahçı baş role koymuş kendini,arkadaki uzay planı sadece ilkine göre daha teknolojik,daha gelişmiş,yani en azından gülünç duruma düşmemiş....Turist Ömer filminde mürettebat son derece ciddiyken,gora’da uzay motifini oluşturanlar biraz daha absürd...Film içine zaz ekibi esprilerinden (kötü bir yorumla) biraz serpiştirilmiş,kimi yerlerde ise,gişe filmleriyle dalga geçme hadisesine dayanan mantar çokluğundaki yabancı filmler gibi davranılmış,ama temele artık sıkan “Türkler uzayda” dalgası konmuş,ortaya tanıdık,orijinal olmayan,Cem Yılmaz’dan kaynaklanan bir iki espri ve replik dışında hiç komik gelmeyen,bol bol şişirilmiş,genel anlamda sıkıcı bir film çıkmış...
10-Sonuç...?
Balon patladı...
1- Gora Türk sinemasına adım atlattıracak...Bir kilometre taşıdır ...Hadi canım sen de!
2-Cem Yılmaz çok daha iyisini yazabilirdi,senaryo koca bir hayal kırıklığı....
3-Film boyunca sadece bir iki yere güldüm;”işte şu müthiş bir espriydi” diyeceğim bir bölüm ise yok...
4-Görsel efektler,bir Türk filmi için gerçekten iyi sayılabilir...
5-Cem Yılmaz’ın Sadri alışık takıntısından bir an evvel kurtulması şart bence...Tamam Sadri Alışık sevgisini biliyoruz,iyi güzel,ama bu sevgi bırak içinde kalsın,yaptığı işte çok sırıtıyor artık...Üzerinde can sıkıcı bir gölge gibi duruyor...Öyle ki Logar (her ne kadar orijinal bir karakter olmasa da) ”Arif” karakterinden çok daha iyiydi,hatta “Arif” gördüğüm en zorlama karakterdi...
6-Oyuncular hiç iyi kullanılamamış,zira kadro çok iyi diye iddia ediliyordu...Evet kağıt üstünde öyle...Ama işte senaryo,yönetmenlik vs. öyle önemli ki......Cezmi Baskın’ın vizontele’de ne kadar iyi olduğunu hatırlayın...Vizontelede akılda kalıcı bir sürü karakter varken (başta Altan Erkekli) burada neredeyse yok...İdil Fırat,Erdal Tosun,Şafak Sezer...Hepsi çok silik...Ozan Güven başarılıydı kesinlikle,Rasim Öztekin ise her zamanki Rasim Öztekin işte...Yine de bu ikisi filmin göze çarpan oyuncuları...
7-Film başlamadan izlediğimiz yarım saatlik reklam,film içindeki reklamlar,filmin en iddialı esprilerinin,fragmandakiler olması durumu ve yok gora cep melodileri,yok gora oyunu,televizyonlardaki gora şişirmeleri vs. neticesinde şunu aklımıza getirmekten kendimizi alamıyoruz: Film acayip bir ticari kaygı örtüsüne sarınmış ve daha önce Cem Yılmaz mizahı ile ilgilenmeyenleri bile çekim alanına dahil etmiş durumda...
8-Bir şey söylüyorduk ya hep:”Kardeşim şimdi filmde ota b.ka gülecekler,adam ne dese gülünecek”...Şaşırtıcı olan da buydu işte;bu potansiyele oldukça sahip bir kitle sinema salonunda olmasına rağmen,kimse her söylenene gülmedi,çünkü “gü-le-me-di”...
9-“Turist Ömer uzay yolunda”nın bir üst versiyonudur gora başka bir şey değil...Turist Ömer yerine,O’nun hayranı bir genç mizahçı baş role koymuş kendini,arkadaki uzay planı sadece ilkine göre daha teknolojik,daha gelişmiş,yani en azından gülünç duruma düşmemiş....Turist Ömer filminde mürettebat son derece ciddiyken,gora’da uzay motifini oluşturanlar biraz daha absürd...Film içine zaz ekibi esprilerinden (kötü bir yorumla) biraz serpiştirilmiş,kimi yerlerde ise,gişe filmleriyle dalga geçme hadisesine dayanan mantar çokluğundaki yabancı filmler gibi davranılmış,ama temele artık sıkan “Türkler uzayda” dalgası konmuş,ortaya tanıdık,orijinal olmayan,Cem Yılmaz’dan kaynaklanan bir iki espri ve replik dışında hiç komik gelmeyen,bol bol şişirilmiş,genel anlamda sıkıcı bir film çıkmış...
10-Sonuç...?
Balon patladı...
Hocam en kofti espriler fragmandaydı bence. Hatta fragmanı ilk gördüğümde "Bu mu?" demiştim, gittim, beğendim hatta hayran kaldım.erkandalf demiş ki:
Filmin son kısmında Cem Yılmaz'ın kameraya bakarak mesaj verme sahnesine gülmeyen adam varsa zaten Cem Yılmaz mizahıyla ilgilenmesin ne bileyim gitsin Olacak O Kadar izlesin, Nejat Uygur'a gülsün. Filmde onlarca gönderme vardı, bunları yakalayamayıp sadece küfürlerden rahatsız olduysan başka tabii. Zevk, renk bunlar güzel şeyler. Neyse efendim, ışık ve sevgi ile...
Ben en çok, Uzayda dünyanın bütün milletlerinden toplanan esirler arasındaki Cem YILMAZ ın aynı bir türk gibi davranmasına, haraketlerine çok güldüm.
Filmi izlemeye gidenlerin çoğu bir sinema filmine gittiğinin farkında değildi belkide. Cem YILMAZ ın show unda olduğu gibi 2 saat boyunca sürekli kahkalar atacağını zannetti bazıları ve sonuç olarak 'beklediğim kadar komik değildi' yorumunu yapan çok insan oldu. GORA yı Stand up değil de Komedi filmi olarak izlerseniz Türkiyede yapılmış en güzel komedi filmlerinden biri olduğunu görürsünüz( izlemeyenlere tavsiye).
Filmi izlemeye gidenlerin çoğu bir sinema filmine gittiğinin farkında değildi belkide. Cem YILMAZ ın show unda olduğu gibi 2 saat boyunca sürekli kahkalar atacağını zannetti bazıları ve sonuç olarak 'beklediğim kadar komik değildi' yorumunu yapan çok insan oldu. GORA yı Stand up değil de Komedi filmi olarak izlerseniz Türkiyede yapılmış en güzel komedi filmlerinden biri olduğunu görürsünüz( izlemeyenlere tavsiye).
avrupa'ya son senelerde gelen türk yapimi filmler arasinda tartisilmaz en iyisiydi. bazi bölümler abartilsada genel olarak güzeldi. çok süper diyemicem ama izlenesi bir film. ayrica standup la karistirilmasin. standup baska film baska. standup mantigiyla gidersen zaten hayal kirikligina ugrarsin.
ka-fa 1500' de salonda tek gülenin ben olduğumu hatırladım. benim arkamdan gülmeye başlayanları bilemeyeceğim.
çok güzel dalga geçmiş a.b.d ile ve hoolywood'la..
ben bu ikisinden de nefret ettiğim için çok mutlu oldum..
film olarak bakmamak lazım,geyik..
çok güldüm..sevgilimin ve kuzenimin zorunla gitmiştim.. (film seyretmeyi sevmem) iyi ki de zorlamışlar..harikaydı
ben bu ikisinden de nefret ettiğim için çok mutlu oldum..
film olarak bakmamak lazım,geyik..
çok güldüm..sevgilimin ve kuzenimin zorunla gitmiştim.. (film seyretmeyi sevmem) iyi ki de zorlamışlar..harikaydı
