Biz inrock'tan fethi okutan,ben ve iki sağlam basscı arkadaşla sürekli toplanıp bassday düzenliyoruz .birlikte çalıyoruz,çalışıyoruz,ekipmanlarımızı deniyoruz,metodlarımızı video ve konser arşivimizi paylaşıyoruz.katılmak istersen haber ver,sevgiler...
Merhaba,
Nickname olayını pek sevmediğimden adımla yazıyorum, ben Koray. Süper organizasyon yapmışsınız, elinize sağlık; düzenli olarak gelemeyeceğimi biliyorum ama tabii katılmak isterim, haberleşiriz mutlaka
😀 😀 😀
Bassclef'e:
KorayE'nin methini duymuştum zaten, double-thumping konusunda 6 tellide ozellikle benim serinin tel aralıkları gayet az... slap için yeterli ama double thump için az geliyor ya da ben tembelim ,
Aslına bakarsan tel aralıkları geniş bile olsa double thump bana zor ve ters gelir, o nedenle hiç oturup çalışmadım... slapte ben baş parmağı çiftlemek yerine (double thump!!!
😀 ), sağ elin diğer parmaklarını kullanarak aynı etkiyi sağlıyorum, hatta özellikle akorsal yaklaşımlarda ve dinamik aralığın değişmesi gereken yerlerde daha avantajlı olduğunu söyleyebilirim (yani akor ya da arpejle finger soundu ile başlayıp slap sounduna dinamikleri arttırıp tekrar düşme imkanı veriyor bu yaklaşım, hatta daha abartılı perküsif etkilere de açık).... doksanların başında ciddi anlamda slap çalışırken (ki o zamanlar savaş zamanları, video yok, metot yok ya da az, Wooten yok, ekmek karneyle
😀 😀 😀 ) "nasıl slaple daha melodik çalınır?" derken elim öyle gitti ve alıştı, sonra da hep öyle çaldım...
Bu arada B2Rden memnun musun? hiç preamfi ile direk kayda girdin mi?
Bir de nereden aldın acaba?
Tel konusunda ise:
Perdesizde kesinlikle Flatwoundun bana daha uygun olduğunu gördüm, hem dokunuş hem entonasyon açısından. Sound tabii ki daha bas karakterli, aslında roundwound ton rengini tercih ederim ama hem kendine has bir kapalılığı oluyor hem de hissi çok iyi, bir de perdesizde de slap çaldığım için ona da daha uygun buldum, ayrıca klavyenin aşınması bakımından da avantajlı... kalınlık olarak 035 yerine 040 daha iyi geldi bana perdesizde....
Perdelide ise 035 kullanıyorum, daha kalını (en kalın 045 çaldım) benim tekniğime çok ters...
Büyük ihtimalle herkezin hemfikir olacağı gibi; kalın telin tonu ve doluluğu daha farklı... ama insanın tonu güzelken istediğini de çalabilmesi lazım değil mi?
Bence önemli olan, kişinin kendi anatomisine, zevklerine ve tarzına uygun teli (hatta bası, amfiyi vb.) deneyerek kendisinin seçmesi
😀