En overrated gitarist (türk)

"Doğaçlama" kavramını çok yanlış duymuşsun. Tam tersi, "hikaye anlatmak" ile kastettiğin şey, yani anlamlı bir ezgi bütünü yaratmak, doğaçlama sürecinde oluşuyor. Alt yapı bellidir, üstüne melodiler yaratırsın, bu sürece doğaçlama denir müzikte.

Alıntıda bahsettiğin şeye ise, doğaçlama değil de, "egzersiz çalmak" denebilir ancak.
Demek istediğim şeyi tamamen yanlış anlamışsın. Doğaçlayarak da duygu vermek pek ala mümkün. Ben sadece burada sanatçının kolaya kaçmayıp, üstüne düşünüp bir hikaye hazırlayıp bize sunmasından bahsetmiştim. Ki senin anladığın doğaçlama biraz yanlışmış aslında. Doğaçlama anlık spontane gelişen olaylar bütünüdür diyebiliriz. Doğaçlama belli başlı kalıpları bilince gitaristi aşırı tembelleştiren bir olay. Buna değinmeye çalışmıştım tam olarak.
 
Petrucci sadece gitar çalmıyor, gitar çalarken bir kompozisyon yazıyor. Nasıl vokal kendi enstrümanıyla(sesiyle) bir hikaye anlatıyorsa Petrucci'de bunu gitarda yapmayı beceren sayılı insanlardan. Doğaçlama şu skalaları çalayım şu gamdan girip bu gamdan çıkayım derdi olmadan iyi bir hikaye yazarı olmayı başarabilen nadir insanlardan. Ha doğaçlama yapacak olursa da en alasını yapar bence ama konumuz o değil. 🙂
Doğaçlama, "şu skalaları çalayım şu gamdan girip bu gamdan çıkayım" meselesi değil yalnız. O çok yanlış anlaşılmış bir hadise. Biraz da YT virtüözleri tarafından dayatılan bir mesele. O anlamda ciddi bir rant ve sektör var, onu da belirteyim.

Yani, şu "diziyi-arpeji-licki gakı guku bilmeden doğaçlama çalamazsın" şeklinde çalışan bir çark var ve bunlar doğaçlamayı bu hadiselere indirgiyor.
Bunlar önemsiz şeyler değil elbette, ama çok eksik, Buna girmenin yeri değil, başka yerde tartışmıştık zaten.

Petrucci, daha çok bestelediği soloları çalmakta uzmanlaşmış birisi. Usta olduğu alan emprovize değil. Benzer hata başka gitaristler içinde yapılıyor; eğitimli-üst düzey teknikli olmaları nedeniyle çok iyi doğaçlama da çaldıkları varsayılıyor. Mesela aynı muhabbet Steve Vai için de dönmüştü ki; ikisi de okullu ve kompozisyon odaklı gitaristler. Her ikisi de modal altyapıları seviyor ve "takılacakları" zaman da bu doğrultuda çalan kişiler. Ama kariyerleri emprovize çalmaya dayalı değil.

Emprovize de tıpkı kompozisyon gibi üzerinde ustalaşılması gereken bir mesele ve bu işin asıl turnusol kağıdı "playing through the changes" denilen hadise. Yani akorlar üzerine koca koca dizileri "yedirmek" yerine, akor değişimlerini duyuracak şekilde çalabilmek. Buna ömrünü vakfetmiş insanlar var; ama hem çok üst düzeyde teknik ve teorik hakimiyeti olup hem de çok üst düzeyde bu şekilde emprovize çalabilmek bambaşka bir düzey. Yaşayanlar arasında Frang Gambale, Greg Howe, Guthrie Govan ve onlardan etkilenmiş olan yeni kuşak fusion virtüözleri (Quayle vs...) sayılabilir.

Tekniğe odaklı pek çok gitarist doğaçlamada çuvallıyor, çünkü insan neye odaklanırsa onda ustalaşır. Oysa emprovizede sadece veya ağırlıklı olarak tekniğe yaslanmaya başladığınız anda söylecek sözünüz bitmiş demektir. Petrucci'den emprovize olduğunu tahmin ederek dinlediğim şeylerde de genellikle bu durum var. O yüzden "yapacak olursa da en alasını yapar" gibi çıkarımlara varmamak lazım. Biri diğerini garanti etmiyor, çok farklı şeyler söz konusu.

Ve tabii adam kariyerini bu doğrultuda yapmayı tercih etmişse, bu da onun bileceği şey. Yani doğaçlamada uzmanlaşmaması başka, iyi-kötü çalma meselesi başka bir şey.
 
Doğaçlama belli başlı kalıpları bilince gitaristi aşırı tembelleştiren bir olay. Buna değinmeye çalışmıştım tam olarak.
Hayır. O gitaristlerin kendi tembelliği. Onların yaptığı şey tümüyle kendi konfor alanları içerisinde ve genellikle de tek bir ton veya modal yapı içerisinde "takılmak".

O arkadaşların önüne "playing through the changes" becerisi gerektiren herhangi bir akor dizisi koyun, kilitlenirler. "Inner Urge" üzerinde tembelleşsinler de görelim 🤣
 
Doğaçlama, "şu skalaları çalayım şu gamdan girip bu gamdan çıkayım" meselesi değil yalnız. O çok yanlış anlaşılmış bir hadise. Biraz da YT virtüözleri tarafından dayatılan bir mesele. O anlamda ciddi bir rant ve sektör var, onu da belirteyim.

Yani, şu "diziyi-arpeji-licki gakı guku bilmeden doğaçlama çalamazsın" şeklinde çalışan bir çark var ve bunlar doğaçlamayı bu hadiselere indirgiyor.
Bunlar önemsiz şeyler değil elbette, ama çok eksik, Buna girmenin yeri değil, başka yerde tartışmıştık zaten.

Petrucci, daha çok bestelediği soloları çalmakta uzmanlaşmış birisi. Usta olduğu alan emprovize değil. Benzer hata başka gitaristler içinde yapılıyor; eğitimli-üst düzey teknikli olmaları nedeniyle çok iyi doğaçlama da çaldıkları varsayılıyor. Mesela aynı muhabbet Steve Vai için de dönmüştü ki; ikisi de okullu ve kompozisyon odaklı gitaristler. Her ikisi de modal altyapıları seviyor ve "takılacakları" zaman da bu doğrultuda çalan kişiler. Ama kariyerleri emprovize çalmaya dayalı değil.

Emprovize de tıpkı kompozisyon gibi üzerinde ustalaşılması gereken bir mesele ve bu işin asıl turnusol kağıdı "playing through the changes" denilen hadise. Yani akorlar üzerine koca koca dizileri "yedirmek" yerine, akor değişimlerini duyuracak şekilde çalabilmek. Buna ömrünü vakfetmiş insanlar var; ama hem çok üst düzeyde teknik ve teorik hakimiyeti olup hem de çok üst düzeyde bu şekilde emprovize çalabilmek bambaşka bir düzey. Yaşayanlar arasında Frang Gambale, Greg Howe, Guthrie Govan ve onlardan etkilenmiş olan yeni kuşak fusion virtüözleri (Quayle vs...) sayılabilir.

Tekniğe odaklı pek çok gitarist doğaçlamada çuvallıyor, çünkü insan neye odaklanırsa onda ustalaşır. Oysa emprovizede sadece veya ağırlıklı olarak tekniğe yaslanmaya başladığınız anda söylecek sözünüz bitmiş demektir. Petrucci'den emprovize olduğunu tahmin ederek dinlediğim şeylerde de genellikle bu durum var. O yüzden "yapacak olursa da en alasını yapar" gibi çıkarımlara varmamak lazım. Biri diğerini garanti etmiyor, çok farklı şeyler söz konusu.

Ve tabii adam kariyerini bu doğrultuda yapmayı tercih etmişse, bu da onun bileceği şey. Yani doğaçlamada uzmanlaşmaması başka, iyi-kötü çalma meselesi başka bir şey.
Hocam merak ettiğim bir şey var. Petruccinin doğaçlama konusunda kötü olduğunu nasıl bu kadar emin söyleyebiliyorsunuz? Yani ben şunu düşünüyorum, “ben doğaçlama solo atabiliyorum ve virtüoz değilim fakat bu adam virtüoz”. Ayrıca bize duyurduğu soloları; belli teknikleri, belli kalıpları, belli skalaları, belli dizileri ve belli gamları hatta bu gamların yürüyüşlerini bilmeden yazabilmek ve çalabilmek pek mantıklı gelmiyor bana. Yani bu konuda bence popüler akıma kapılmayayım ve farklı olayım düşüncesiyle hareket ediyorsunuz fakat karşımızdaki insanın bugünün müziğine yön veren insanlardan bir olduğunu unutmamak gerekiyor. Birazda sezarın hakkı sezara. Petrucci eleştirilir ama bu şekilde değil. Mesela tonları eleştirilir eskiden daha kemik gibi soundlar alırdı. Mesela solo güzel ama burada neden böyle yapmış? Şöyle yapsa olmaz mıydı?

Sonuç olarak biz Petruccinin doğaçlamasını duymamış olabiliriz çünkü önceden de yazdığım gibi özene bezene hazırladığı hikayeyi bize sunuyor. Ama görmedik diye yapamıyor demek saçma. Bu sololar, riffler hiçliğin ortasından çıkamaz. Doğaçlama bunların yanında sönük kalıyor inanın(teknikten bahsetmiyorum bildiği ve uyguladığı teoriler gamlar vslerden bahsediyorum.).
 
Hocam merak ettiğim bir şey var. Petruccinin doğaçlama konusunda kötü olduğunu nasıl bu kadar emin söyleyebiliyorsunuz? Yani ben şunu düşünüyorum, “ben doğaçlama solo atabiliyorum ve virtüoz değilim fakat bu adam virtüoz”. Ayrıca bize duyurduğu soloları; belli teknikleri, belli kalıpları, belli skalaları, belli dizileri ve belli gamları hatta bu gamların yürüyüşlerini bilmeden yazabilmek ve çalabilmek pek mantıklı gelmiyor bana. Yani bu konuda bence popüler akıma kapılmayayım ve farklı olayım düşüncesiyle hareket ediyorsunuz fakat karşımızdaki insanın bugünün müziğine yön veren insanlardan bir olduğunu unutmamak gerekiyor. Birazda sezarın hakkı sezara. Petrucci eleştirilir ama bu şekilde değil. Mesela tonları eleştirilir eskiden daha kemik gibi soundlar alırdı. Mesela solo güzel ama burada neden böyle yapmış? Şöyle yapsa olmaz mıydı?

Sonuç olarak biz Petruccinin doğaçlamasını duymamış olabiliriz çünkü önceden de yazdığım gibi özene bezene hazırladığı hikayeyi bize sunuyor. Ama görmedik diye yapamıyor demek saçma. Bu sololar, riffler hiçliğin ortasından çıkamaz. Doğaçlama bunların yanında sönük kalıyor inanın(teknikten bahsetmiyorum bildiği ve uyguladığı teoriler gamlar vslerden bahsediyorum.).
Forumda bir süredir idolleri ile ilgili tespitlerle yüzleşmekte sıkıntı yaşayan kişiler var.
Siz şu ana medeni bir üslubu korumayı başardığınız için size çok basit birşey soracağım. Bu anlamda da samimi olarak tebrikler.
İsterseniz sonra oradan devam ederiz.
İdollerimize ilişkin zihinsel çarpıtma nasıl gerçekleşir, hep birlikte görelim. Farkında olmadığınız başka sıkıntılı söylemleriniz de var ama, buradan başlayalım.

"Petruccinin doğaçlama konusunda kötü olduğunu nasıl bu kadar emin söyleyebiliyorsunuz?"
Sorunuz bu.

Şimdi sizden benim mesajıma geri dönüp bakmanızı rica ediyorum.
Sizce hangi noktada siz, benim yazdıklarımı bu cümledeki iddiaya "tercüme ettiniz" ?
Ve sizce bu "hatalı tercüme" nasıl gerçekleşti?
 
Forumda bir süredir idolleri ile ilgili tespitlerle yüzleşmekte sıkıntı yaşayan kişiler var.
Siz şu ana medeni bir üslubu korumayı başardığınız için size çok basit birşey soracağım. Bu anlamda da samimi olarak tebrikler.
İsterseniz sonra oradan devam ederiz.
İdollerimize ilişkin zihinsel çarpıtma nasıl gerçekleşir, hep birlikte görelim. Farkında olmadığınız başka sıkıntılı söylemleriniz de var ama, buradan başlayalım.

"Petruccinin doğaçlama konusunda kötü olduğunu nasıl bu kadar emin söyleyebiliyorsunuz?"
Sorunuz bu.

Şimdi sizden benim mesajıma geri dönüp bakmanızı rica ediyorum.
Sizce hangi noktada siz, benim yazdıklarımı bu cümledeki iddiaya "tercüme ettiniz" ?
Ve sizce bu "hatalı tercüme" nasıl gerçekleşti?
“Petrucci, daha çok bestelediği soloları çalmakta uzmanlaşmış birisi. Usta olduğu alan emprovize değil. Benzer hata başka gitaristler içinde yapılıyor” burada demek istediğinizi anlıyorum usta olmadığı alan diyorsunuz fakat ben petruccinin kendi içinde bu kıyaslamayı yaparak ve dediğinizden yola çıkarak doğaçlamada kötü olduğuna nasıl bu kadar eminsiniz sorusunu yönelttim.
 
“Petrucci, daha çok bestelediği soloları çalmakta uzmanlaşmış birisi. Usta olduğu alan emprovize değil. Benzer hata başka gitaristler içinde yapılıyor” burada demek istediğinizi anlıyorum usta olmadığı alan diyorsunuz fakat ben petruccinin kendi içinde bu kıyaslamayı yaparak ve dediğinizden yola çıkarak doğaçlamada kötü olduğuna nasıl bu kadar eminsiniz sorusunu yönelttim.
Doğaçlamada kötü demiyor, uzmanlık alanı bestecilik diyor. Yani doğaçlamasıyla öne çıkan biri değil besteleriyle öne çıkan biri
 
Aslında kötü denmiyor. Besteciliği iyi diye doğaçlamasına da iyi diyemeyiz deniliyor. İkisi birbirini etkilemiyor yani. Ne kadar iyi diyemiyorsak kötü de diyemiyoruz.

Şu videoda iki örneği de var. Daha riff vari olan kısım sıradan tek ton doğaçlama oluyor. Daha sonra daha soft şekilde 3 akor değiştirdikleri yer de tam olarak barrios abinin dediği playing through the changes oluyor. Petrucci iki türlü de çalıyor. Fakat...
Benim herhalde 3 gitar kahramanımdan birisi Petrucci. 'Playing through the changes' emprovizesinde, 'playing through the changes' solo besteciliği kadar iyi diyemiyorum ben. Kendi içinde karşılaştıracak olursam; playing through the changes olayındaki besteciliği, doğaçlamasından çok çok daha iyi.
7:50 gibi başlıyor.
Take the Time prog solosunun Jesus Christi gibidir. Bu şarkı da playing through the changes barındırır. Daha doğrusu modal interchange demeliyim. Besteciliği, burada doğaçlamasını dövüyor.
Ama tek tonlu bir doğaçlamasını yine kendisinin besteciliğiyle karşılaştırırsak kafa kafaya gibi düşünüyorum.
 
Şu videoda iki örneği de var. Daha riff vari olan kısım sıradan tek ton doğaçlama oluyor. Daha sonra daha soft şekilde 3 akor değiştirdikleri yer de tam olarak barrios abinin dediği playing through the changes oluyor. Petrucci iki türlü de çalıyor. Fakat...
Fakat çok tekniğe yaslanıyor🙂
Bunun sebebi, içerik zayıfladıkça bunu vurgulamak-yoğunlaştırmak için tekniğe ihtiyaç duyulması. 80'lerden bu yana (Malmsteen ile birlikte diyelim..) bu zaten çok yaygın hale geldi. Ama 90'larda Howe-Kotzen ile birlikte çok başka bir tür virtüöz jenerasyonu ortaya çıktı; asıl farkı bu adamlar attılar zaten. O zamandan beri de rock ve caz gitar emprovizesi arasında çok güçlü bağlar oluştu.

Ayrıca buradaki akorlar benim bahsettiğim düzeyde kişileri zorlayacak şeyler de değil tam olarak. İşin aslı şu ki, çok güzel bir altyapı seçilmiş; daha düz diyatonik-pentatonik takılmayı da kaldırabilir, isteyen daha farklı sulara da açılabilir. Nitekim, Guthrie Govan resmen "içinden geçiyor" akorların; adam guide tonlara (bir akoru diğerine bağlayacak anahtar notalar) o denli hakim ki, peynir-ekmek niyetine yiyor resmen altyapıyı.

Petrucci'nin emprovize olarak rahat ettiğini düşündüğüm tipik bir örnek şudur mesela ve hem güzel cümeleri, hem de bahsettiğim tüm sorunları içinde barındrır:

 
Fakat çok tekniğe yaslanıyor🙂
Bunun sebebi, içerik zayıfladıkça bunu vurgulamak-yoğunlaştırmak için tekniğe ihtiyaç duyulması. 80'lerden bu yana (Malmsteen ile birlikte diyelim..) bu zaten çok yaygın hale geldi. Ama 90'larda Howe-Kotzen ile birlikte çok başka bir tür virtüöz jenerasyonu ortaya çıktı; asıl farkı bu adamlar attılar zaten. O zamandan beri de rock ve caz gitar emprovizesi arasında çok güçlü bağlar oluştu.

Ayrıca buradaki akorlar benim bahsettiğim düzeyde kişileri zorlayacak şeyler de değil tam olarak. İşin aslı şu ki, çok güzel bir altyapı seçilmiş; daha düz diyatonik-pentatonik takılmayı da kaldırabilir, isteyen daha farklı sulara da açılabilir. Nitekim, Guthrie Govan resmen "içinden geçiyor" akorların; adam guide tonlara (bir akoru diğerine bağlayacak anahtar notalar) o denli hakim ki, peynir-ekmek niyetine yiyor resmen altyapıyı.
Evet Petrucci biraz kolaya kaçarken Guthrie gerçekten içinden geçiyor. Geçişlerde yeni akorun seslerini duyuruyor 5li duydum sürekli. Petrucci kitabının birinde eğer ton dışı bi akor duyarsanız hiç heyecan yapmayın lydian çalın diyordu 😀 Dediğini kendi yapsa yine iyi duyulacak aslında..
Altyapı o kadar iyi ki gitarı aldım şuan elime canım çekti :d
 
Hocam merak ettiğim bir şey var. Petruccinin doğaçlama konusunda kötü olduğunu nasıl bu kadar emin söyleyebiliyorsunuz? Yani ben şunu düşünüyorum, “ben doğaçlama solo atabiliyorum ve virtüoz değilim fakat bu adam virtüoz”. Ayrıca bize duyurduğu soloları; belli teknikleri, belli kalıpları, belli skalaları, belli dizileri ve belli gamları hatta bu gamların yürüyüşlerini bilmeden yazabilmek ve çalabilmek pek mantıklı gelmiyor bana. Yani bu konuda bence popüler akıma kapılmayayım ve farklı olayım düşüncesiyle hareket ediyorsunuz fakat karşımızdaki insanın bugünün müziğine yön veren insanlardan bir olduğunu unutmamak gerekiyor. Birazda sezarın hakkı sezara. Petrucci eleştirilir ama bu şekilde değil. Mesela tonları eleştirilir eskiden daha kemik gibi soundlar alırdı. Mesela solo güzel ama burada neden böyle yapmış? Şöyle yapsa olmaz mıydı?

Sonuç olarak biz Petruccinin doğaçlamasını duymamış olabiliriz çünkü önceden de yazdığım gibi özene bezene hazırladığı hikayeyi bize sunuyor. Ama görmedik diye yapamıyor demek saçma. Bu sololar, riffler hiçliğin ortasından çıkamaz. Doğaçlama bunların yanında sönük kalıyor inanın(teknikten bahsetmiyorum bildiği ve uyguladığı teoriler gamlar vslerden bahsediyorum.).

"Yani ben şunu düşünüyorum, “ben doğaçlama solo atabiliyorum ve virtüoz değilim fakat bu adam virtüoz”

Doğaçlama solo atmakla kast ettiğiniz nedir? "Playing through the changes" konsepti ile çalma deneyiminiz ne kadar mesela?

Birazda sezarın hakkı sezara. Petrucci eleştirilir ama bu şekilde değil. Mesela tonları eleştirilir eskiden daha kemik gibi soundlar alırdı. Mesela solo güzel ama burada neden böyle yapmış? Şöyle yapsa olmaz mıydı?

Eleştriyi bu şekilde keyfi olarak sınırlarsanız; bir noktada eleştiri diye birşey kalmaz. Bu eleştirinin doğasına aykırıdır. Siz idolünüzü savunmaya geçmişsiniz. Benim için hiçbir gitarist bu şekilde yüceltilebilecek "varlıklar" değil.

Sorun eleştirinin sınırı değil aslında. Sorun, neden bahsettiğini bilmeyen, sahici deneyimi olmayan kişilerin çok fazla ezbere ve klişelerle konuşması ve bu ezberleri bozulunca da etrafa saldırmaları. Bundan gerçekten sıkılmış durumdayım.

Gerçekten deneyimi ve becerisi olan insanlar (bakın kuru kuruya bilgi demiyorum..) kendi sınırlarını da çizerler zaten; çünkü enstrümanda ilerlemek ve belli bir yere gelmek insanı değiştirir-dönüştürür. Yukarıdan konuşmak daha ziyade deneyimsiz insanlara hastır.

Ben örneğin, vokal yapıp gitar çalan plaj gitarcılarını hor görürdüm. Bir gün vokale merak sardım, hanyayı konyayı anladım. O adamların çaldığı müziği halen sevmesem de, sahip oldukları beceriyi takdir ediyorum artık.

Ama görmedik diye yapamıyor demek saçma.

Söz konusu beceriyi kullandığını görmeden yapabileceğini varsaymak da saçma aslında, ama mesele bı kadar basit değil.
Burada başka farklar da var, ama bunlar daha ziyade deneyime dayalı şeyler. "Playing through the changes" konusundaki düzeyinizi duymadan-
bilmeden tartışmak anlamlı olmaz.

Şöyle söyleyeyim: Eğer siz oturup da beni ya da bu konu ile ilgilenen bir başkasını Petrucci'nin istese Gambale, Govan, Quayle vs düzeyinde emprovize çalabileceğine ikna etmek isterseniz, işiniz çok zor takdir edersiniz ki🙂

Çünkü bahsettiğimiz beceri kullandıkça gelişen bir şey. Yani bunu "dolapta tutup" da sonra birden cebinizden çıkarır gibi emprovize üstadı olamazsınız, böyle bir gerçeklik yok. Ama bunu anlamak için de sizin de bahsettiğim konuda ciddi bir deneyiminiz olmalı🙂
 
Evet Petrucci biraz kolaya kaçarken Guthrie gerçekten içinden geçiyor. Geçişlerde yeni akorun seslerini duyuruyor 5li duydum sürekli. Petrucci kitabının birinde eğer ton dışı bi akor duyarsanız hiç heyecan yapmayın lydian çalın diyordu 😀 Dediğini kendi yapsa yine iyi duyulacak aslında..
Altyapı o kadar iyi ki gitarı aldım şuan elime canım çekti :d
Hah, işte "akorların üzerinde modları bindirme" kafası🙂 Çok da iyi bir örnek.

"Playing through the changes" becerisini kazanmaya engel olan şeylerin başında bu geliyor. Her bir akorun üzerine ayrı bir mod geyiği ile bu iş olmuyor aslında. Zaten buna kibarca "playing over the changes" diyorlar 🙂

Diyatonik olmayan bir majör akor üzerinde düşünülecek ilk 7 notalı dizi Lydian şeklinde genel bir kural var evet, ama o akor alt tarafı bir mezur kalıyorsa, biz Lydian düşünene kadar şarkı biter🙂 Bir önceki akor ile o yeni akoru bağlayacak notayı tespit edip onu vurgulamak, aslında çok daha akıcı ve kolay oluyor. Ama böyle düşünmeye alışmak rock gitaristi için çok zor, çünkü kafa hep diziler üzerinden çalışmaya alışmış. Rock-metal gitaristlerinin caz emprovizesine girmesine engel olan belki de en temel sorun bu.
 
Evet Petrucci biraz kolaya kaçarken Guthrie gerçekten içinden geçiyor. Geçişlerde yeni akorun seslerini duyuruyor 5li duydum sürekli. Petrucci kitabının birinde eğer ton dışı bi akor duyarsanız hiç heyecan yapmayın lydian çalın diyordu 😀 Dediğini kendi yapsa yine iyi duyulacak aslında..
Altyapı o kadar iyi ki gitarı aldım şuan elime canım çekti :d
"Sunny" tavsiye ederim. Basit bir La minör pentatonik-blues gamından tut da her türlü tansiyon-çözülüş yaklaşımı ile çalmaya müsait. Bir ara bunun üzerine bir başlık açabilirim.
 
Bunun sebebi, içerik zayıfladıkça bunu vurgulamak-yoğunlaştırmak için tekniğe ihtiyaç duyulması. 80'lerden bu yana (Malmsteen ile birlikte diyelim..) bu zaten çok yaygın hale geldi.
Vay be. Malmsteen'in ilk albümünün müziksel içeriği zayıfmış, eleman o yüzden hız yapmaya abanmış, "açıklarımı hız yaparak örteyim" demiş. Büyük müzik eleştirmeni üyemiz barrios verdi puanını. Otur yerine Malmsteen. Sıfır.
 
Vay be. Malmsteen'in ilk albümünün müziksel içeriği zayıfmış, eleman o yüzden hız yapmaya abanmış, "açıklarımı hız yaparak örteyim" demiş. Büyük müzik eleştirmeni üyemiz barrios verdi puanını. Otur yerine Malmsteen. Sıfır.
metal-varil-mavi-tipali-220-lt.webp

Üstat geldi
 
Evet. Bizi Neoklasik shred üzerine engin birikimi, kayıtları ve dersleri ile aydınlatacağı günleri merakla bekliyoruz.
Bu arkadaşlara çalabildikleri kadar konuşma hakkı verilse, bir tane başlık bile açamazlar gibime geliyor. Yanılmayı sabırsızlıkla bekliyorum.

Bu arada, şu aşağıdaki link üzerine ben Malmsteen'e saygı duruşu niteliğinde birşey kaydetmiştim. Haddim olmayarak tabii, çünkü Malmsteen ve tarzı hakkında zır cahilim.

Arkadaş da yakında bunun üzerine çalıp, bir tane de masterclass yapacakmış diye duydum. Hatta forum üyeleri ile de ücretsiz paylaşacakmış. Çok güzel olur bence de.



Not: O zamana kadar Can Çelik ile idare etmemiz gerekecek ama 🤣
 
Hah oldu. Blokladım.
Ne oldu sen beni bloklamamış mıydın yahu? Bak yukarıda blokladığını duyurduğun gönderin. (forum üyeleri barrios'un kimi bloklayıp bloklamadığını çok merak ediyor. o yüzden blokladımı hemen söylemesi lazım). Ne oldu blok'u kaldırmaya mı karar verdin? 🤣

Bu arkadaşlara çalabildikleri kadar konuşma hakkı verilse, bir tane başlık bile açamazlar gibime geliyor. Yanılmayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Şimdi akıllarda deli sorular, ben nerede "teknik olarak çok iyi bir gitarcıyım, uçanı kaçanı çalarım" demişim? "Hayatında ayağıyla topa vurmamış adam, futbol maçı yorumluyor" demek gibi oldu bu. Kaldı ki, konu "teknik" değil. Müziğe hakimiyet, yaratma yeteneği. Ki bunu da yorumlamak için iyi bir sanatkar/yaratıcı olmam gerekmiyor.

Haddim olmayarak tabii, çünkü Malmsteen ve tarzı hakkında zır cahilim.
"Zır cahilsin" diyen olmadı. Element uydurma, gaslighting (türkçesi ne olur bunun, "mağdura yatmak"?) yapma. Ama malmsteen'in emprovize yaratımda zayıf olduğunu, bu açığı göze batmasın diye hıza abandığını söyledin. İlk albümüyle gitar tarihinde mihenk taşı görevi yapmış sanatçıya dediğin laf bu:

Bunun sebebi, içerik zayıfladıkça bunu vurgulamak-yoğunlaştırmak için tekniğe ihtiyaç duyulması. 80'lerden bu yana (Malmsteen ile birlikte diyelim..) bu zaten çok yaygın hale geldi.
 

Geri
Üst