Reenkarnasyon

Dr. Scott Peek in Akasa Yayinlarindan cikan "Az Secilen Yol" kitabinda Amerika da bir hastanede psikiyatrlarin 2000 cocuk (secilen cocuklar nedeni belirsiz ve tibben aciklanamayan agrilari ya da herhangi bisey gecirmedigi halde vucutlarinda dogum izi gibi agriyan bolgelerinde bir yara izi olan cocuklardi) uzerinde yaptiklari hipnoz calismasinda, cocuklarin baska hayatlardan bahsettiklerini gorduler ve o hayatlarinda vucudlarinin o an agriyan bolgesine mesela agir bir darbe aldiklarini hatta bazilarinin bir bicak darbesiyle oldugunu ortaya cikardilar. O bicak darbesi bu hayatinda cocugun vucudunda bir dogum izi olarak kalmis ve orda su anda bisey olmamasina ragmen aciklanamayan agrilari varmis. Doktorlar bu hipnoz sonuclarindan emin olmak icin cocuklarin gecmis hayatlariyla ilgili verdigi bilgileri arastirdiklari zaman bazilarinin gercekten daha onceki hayattaki ismini kac yasinda nasil oldugunu nerde yasadigini kayitlardan bulup dogruladilar!

Ilginc bir ornekti paylasmak istedim..
Kisisel fikrim, inaniyorum.
 
Ben inanmıyorum. Bana bu konu; ölümden korkan, canına fazlaca düşkün birileri tarafından kendilerini avutmak için ortaya atılmış gibi geliyor. Şu seans olaylarından sonra milletin önceki hayatını anlatması içinse; hipnotize eden elemanın seans öncesi hastaya yaptığı telkinlerden ya da bu olaya fazla kendini kaptıran kişinin yanılsamalarından kaynaklanıyor bence. Neyse inananmak isteyen inanabilir ama boş bir mevzu bana göre!
Nasılsa ölünce gerçeği anlar sanırım insanın kendisi!

Saygılar..
 
ben sahsen olumden korkan biri deilim hayatimi istedigim gibi yasarim ne zaman nasil olcegimde umurumda deil cunku bunu az once baska bir forumda da dile getirdim ne zaman, nasil oldugun deil nasil yasadigin onemlidir.

Benimn verdigim ornekte sonradan kayitlar bulundugu icin hastalarin telkinle kendilerinin bunlari uydurmalari ya da doktorlarin uydurmalari soz konusu deil. Bence ilginc bir olay ve bunun gibi cok olay duydum ve okudum ben, ben inaniyorum ama tabi ki de kim neye isterse ona inanir inanmayana da her zaman saygimiz sonsuz 😉
 
reenkarnasyon inancı Allah' ın kudretinden süphe anlamındadır bir nevi.

şöyle ki; Allah bir ruh yaratmaktan aciz mi ki ölümden sonra bir ruhu başka bir bedene göndersin

ölümden önce ölmeyi görebilmeli aslında.bu ne demek mi ?
www.ahmedhulusi.com (reklam ya da farklı amaçlar için algılanmasını istemem) ancak kişinin tüm kitapları download edilebiliyor.aradıklarınıza cevap olacağını ümid ediyorum =)
 
İlk sayfadaki geyik siteye göre

Önceki hayatınızda bir erkektiniz. Bugünkü Güney Latin Amerika civarında bir yerlerde 1750 civarında doğdunuz. Bir dramatist, direktör, müzisyen veya ozandınız.. (Ya erkek olduğumu bırak, 1810 yılında ölsem 118 yıl ruhum nerelerde dolaştı.)

Bu enkarnasyonunuzun nedeni önceki yaşamınızda bazı konularda başarısız olmuş olmanız.
Sevme, mutlu olma ve şevk duyma yeteneklerinizi geliştirmeli ve bu duyguları bütün insanlara yaymalısınız. (Herhalde bir dahaki yaşantımda öğrenebilirim bunları.) 😆

Şaka bir yana.......


Ölen bebeklerin direk cennete gideceğine ya da tekrar dünyaya geleceğine inanma ihtiyacı merhamet duygusundan doğmuştur. Keşke böyle olsa, onlara da yaşama şansı verilse. Ancak kim bilir belki öldükten sonra sadece birer ceset oluyoruz ve yok olup gidiyoruz.. Burası işte çok saçma geliyor bana. Çocukluğumdan beri kendi kendime sorduğum ama ifade edemediğim bir soru var. "Amaç yaşamak, ya yaşamıyor olsaydım." Ve yine anlatamıyorum soruyu. Bu yüzden reenkarnasyon mantıklı geliyor biraz, amaçsız bir şekilde cennete veya cehenneme gitmekten daha mantıklı en azından.
 
dejavu başlığında da yazmıştım,
bazı bilimadamlarına göre çeşitli içgüdüler, hatıralar ..vs. genlerle kuşaktan kuşağa geçiyormuş.
reankarnasyon kanıtlanmış bişey olmasa da yukarıdaki sebepten dolayı bazı insanların, dedelerinin, ninelerinin yani atalarının hatıralarını hissedip, ben önceden şöyleydim böyleydim diyebilme ihtimalleri vardır 🙂
 
doğu mitolojisindeki yazılar sembolik dilde kaleme alındığı için reenkarnasyonun tam olarak ne şartlarda,nasıl olabileceği anlaşılamıyor.


kapalı bir anlatım olduğu için insanlar öldükten sonra hayvan bedeninde de dünyaya gelebileceklerini zannediyorlar.Bu tamamen yanlış bir yorumdur...


İnsanlar öldükten sonra sadece insan bedeninde dünyaya gelirler.


Dünya bir okuldur.Biz insanlar ruhsal gelişimimizi tamamlamamız için,tekrar tekrar dünyaya gelmek zorundayız.bu gelişim muhtelif reenkarnasyonlarla tamamlanabilirse nirvanaya, islam'daki adıyla cennete ulaşırsınız.Artık dünyaya gelme zarureti kalmadığı için daha gelişmiş gezegenlere doğmaya hak kazanırsınız.(Belki inanmayacaksınız ama böyle bir bilgi de var.)


Bunun için ise,ne zaman ki Dogmatik düşüncelerimizi bırakıp,hiçbir düşünceye önyargılı bakmazsak,Dinlerin şekilsel tarafına takılıp kalmazsak,ahlakı öğrenirsek bir gelişmeden söz edilebilir.
 
Eroika demiş ki:
İnsanlığın en ilkel ve görece en sağlıklı inanç sistemlerinden birisidir. İnsanı yaşadığımız gerçeklik olan Dünya'nın karşısına "Ahiret" avuntusunu koymuyor. İnsanın anasını sevdiği gibi, insanlığın anası olan doğaya bir tapınçtır. Çok daha gerçekçi ve normaldir. Temelinde "korku" yoktur, sevgi, doğa sevgisi vardır.
...
Reenkarnasyon başka bir insan vücüdunda tekrar doğmak değil, belki bir otta belki bir öküzde yeniden hayata gelmektir. Doğadan gelenin, doğaya yabancılaşmamış yine doğaya ait bir gerçekliğe geri dönmesidir.
...
Modern dünyanın bilgisi bulunmadığı için insanlar inanmak zorundaydılar ve bunun en sağlıklılarıdan biriydi reenkarnasyon yada panteistik doğa tapıncı. İnsan, kendine yabancı bir tanrı yarattığından beri bu mertlik bozuldu. Reenkarnasyon inancı bitmeliydi çünkü, sınıflı toplumun manevi çıkarlarına uygun düşemezdi. Sınıflı toplumun azınlıktaki egemenlerinin sömürülerini meşru kılacak bir inanç sistemiyle kitleleri uyutmak gerekiyordu. İşte semavi dinlerin tek işlevi budur. Bu dünyanın acı gerçeklerini değiştirmek yerine, onların kabullenmesini "Allahlar adına" şart koşar. "Uslu çocuklar" dünyasında, egemenlerin çıakrına uygun psikolojiler yaratmak için günahla "cezalandırılma korkusunu" azdırır, sevaplada "ödüllendirilme sapıklığını" yüceltir. Oysa insana özgü, doğaya özgü hiç birşey bırakmadan paganizmi, reenkarnasyonu engizisyonlarla cihadlarla yerle bir etmişlerdir.
...
Troçki'nin dediği gibi insanlık için en kötü şeyler "İçki, küfür ve din" diye boşuna dememiştir.

reenkarnasyon u din karşısna koyarsan yine bir inanç ile bunu belirtmiş olursun.
sınıfsal yapı ile reenkarnasyonu nasıl bağdaştırdın anlamadım. senin mantığının başka bir işleyişi var galiba.
reenkarnasyon da gördüğün doğa sevgisinden daha ötesi sufi anlayışta da var.
"bkz: yaradılanı hoş gördük yaradılandan ötürü" tabi bu ayrıntıyı anlamak lazım.

bir de bilimsel bir açıklaması yok bunun nasıl inanıyorsa millet.
 
mrah demiş ki:
Ben inanmıyorum. Bana bu konu; ölümden korkan, canına fazlaca düşkün birileri tarafından kendilerini avutmak için ortaya atılmış gibi geliyor. Şu seans olaylarından sonra milletin önceki hayatını anlatması içinse; hipnotize eden elemanın seans öncesi hastaya yaptığı telkinlerden ya da bu olaya fazla kendini kaptıran kişinin yanılsamalarından kaynaklanıyor bence. Neyse inananmak isteyen inanabilir ama boş bir mevzu bana göre!
Nasılsa ölünce gerçeği anlar sanırım insanın kendisi!

Saygılar..
senin ahiret inancın da ölümü hazmedemeyenlerin uydurması olmasın?
 
yenalll demiş ki:
reenkarnasyon inancı Allah' ın kudretinden süphe anlamındadır bir nevi.

şöyle ki; Allah bir ruh yaratmaktan aciz mi ki ölümden sonra bir ruhu başka bir bedene göndersin

ölümden önce ölmeyi görebilmeli aslında.bu ne demek mi ?
www.ahmedhulusi.com (reklam ya da farklı amaçlar için algılanmasını istemem) ancak kişinin tüm kitapları download edilebiliyor.aradıklarınıza cevap olacağını ümid ediyorum =)

peki allahın sürekli ruh yaratmaktan sıkılmış olamazmı..
 
insanın hatırlamadığı şeyin ne faydası var.ben daha önceki hayatımda peygamber olmuş olsam bana ne faydası var.yoksa ruhu olgunlaşanlar ortadan kalkıyor da hep kötü ruhlar mı kalıyor? yoksa ben önceden katildim de şimdi mi uslandım.daha önce bir hayat yaşadıysam bunu bilmek isterim.

hele hipnozla bunun ispatlandığını iddia etmek çok saçma.hipnoz başlığı var zaten orda ne olduğunu öğrenirsiniz.
 
adam öldüren bir şahısla yere 5 vakit secde etmeyen bir insanın aynı derecede cezalandırılmasından(bkz:cehennem) çok daha mantıklıdır.özellikle de insan ruhunun her yaşamda farklı bir algısının olgunlaşması çok daha yapıcı görünüyor bana cezadan.bu sebeple de inanıyorum.
bu arada azure belki zihinde hatırlanmayabilir ama doğuştan gelen karakter yapının belki bununla bir ilgisi vardır?
 
şimdi ben buraya ayet falan yazsam islam propagandası gibi olacak.islamla ilgili sorularınız varsa yeni başlık açılsın orda tartışılabilir.gene de ufak bi not allah şirk haricinde bütün günahları affedebilir ve mesela baklava çalanla adam öldüren aynı büyüklükte günaha sahip olmaz.
doğuştan gelen karakter yapısına nasıl etkisi oluyor
kötü olan ceza olarak daha mı kötü oluyor.yoksa ceza diye bişey yok da sadece ödül mü var.bak sen geçen hayatında katildin ama bu sefer yapma olurmu mu deniyor ve kim yapıyor bunları.zaten bir insan sadece ruhdan ibaret değildir.benim açımdan nerden tutsam elimde kalıyor.ama inanan inansın canım
 
Bence insanın öteki hayvanlardan bir farkı yok sadece daha fazla gelişmişiz... Hayvanlar hayatlarını sürdürebilmek için hafızayı kullanırken biz anılar yaratmaya falan başlamışız...

Kısacası bence böyle birşey olmasına olanak yok...

Bir kere bu olay varsa (zaten yokta) nasıl oluyorda insan sayısı artıyor?

Amma mistik şeyler bunlar🙂
 
bende mantık olarak bu işe inanmıyorum zaten inancima gorede ters bişey.bencede insanlarin olum korkusu yuzunden kendini avutmak için uydurduu seyler bunlar.İnanmayin arkadaslar boş beleş olaylara 🙂
 
bi de hem evrim teorisine inanan hemde buna inanan var mıdır acaba? veya ruhlar cansız maddelere nüfuz edip hayat verdi sonra onları evirdi falan diyorlardır belki
bir amipin ruhuyla bizim ki aynı oluyor o zaman🙂
 

Geri
Üst