Requiem For A Dream / Bir Rüyaya Ağıt

_ERHAN_ demiş ki:
anarchist demiş ki:
Uyuşturucuya Transpoting ile özenirsin, Requem for a Dream ile nefret edersin, tiksinirsin, iğrenirsin....
Trainspotting'den nasıl "uyuşturucuya özenilmek" gibi bir sonuç çıkardın hala çözemedim, o filmde asıl o mereti kullanırsan hayatın nasıl bir bok oluyo o nu gördüm, tabi herkesin bakış açısına saygı duyarım, herneyse konumuza gelelim.
Şurdan, filmin bir repliğinden çıkmış olabilir: "Hayatında yaşadığın en iyi orgazmı düşün, on ile çarp! İşte bundan çok daha büyük bir zevktir..."

Sence bu özendirici bir öğe değil mi :?:

Sevgiler...
 
Yahu arkadaşlar filmdeki bir repliğe bakarak o filmi yargılamak bence çok saçma filmi tümüyle ele aldığımızda çıkan sonuça bakmak gerek zaten bir replikle konu bütünlüğünü anlamadan o merete bulaşacak adamın filmi seyretmesine bire gerek yok bir yerlerden aklına eser ve uyuşturucu meretini kullanır kaldıki transpotting i izleyen bir insanın uyuşturucuya meyilini görmedim ayrıca bende hiç

erhancım sana gelince konu dışı olarak bakmamak gerek filmin verdiği mesajlarla da konuşulması gerek transpottingle requiem for a dream karşılaştırması gıbı gorebilirsin ayrıca anarchist in yerine sanırsam erkek arkadaşı cevap verebilir 😉

Forum psikolojisinin sanada ulaşmasına sevindim ancak muhalif olarak güzel fikirler ortaya çıkabilir ve forumlar bilgi dahilinde canlı tutulabilir...

Ayrıca bu filmin yani Requiem For a Dream'ın soundtrackları bir harika çok güzel Clint Mansell calışmaları filmi seyretmeden soundtracklarını dinlemiştim ayrı bir hazdı ve bence filmden daha çok öne çıkan calışma oldu... Özellikle Ghosts of things The Come nin girişindeki Chocolate Carms in muziğinden sonraki giren viyolonsel ve cello tonları beni bitiriyor.. Ayrıca Ghosts FAlling deki o duyguyu o hissi hiç bir parcada yaşamanın imkanı yok sanki bir şeyler seni istiyor duygusu veriyor, Aeterna'da giriş soundunda verilen mixte kalp atışını duyar gibi hissediyorsun sonra giren muzıkte kanın damarlarda dolaşması gibi Hope Overture'da dınledıgın o ilk bas soundun ancak daha volumeli bir şekılde yansıtılması Aeterna'nın temel akılda kalan yanı oluyor ancak...Southern Hospitality de ise sanki yargılanıyorsunuz gibi hissetiyorsun oda ayrı bir tad. Dream parcasında da kucukken cıkardığımız wowoow seslerinin en guzel halini goruyorum..

Muziklerinin güzelliği ve tadı filmin öne çıkmasındaki temel etken bence zaten avrupada Requiem For a Dream denilince akla ilk müzikleri geliyor benim gibi...


SEvgıler..

SEvgiler...
 
iki film arasındaki temel bir fark su ama transpotting icmeye özendiriyor cünkü uyusturucu kullanılan zamanları kafanın nasıl güzel oldugunu bilmem neyi herseyi gösteriyor..ama Requiem for a dream de ise bunlar gösterilmiyor şırınganın vücuda zerk ediliş anı bile yok sadece bir kac imge ile vücuda alındıgı acıklanıyor gibi..
 
Sadece müziği için bile izlemeye değicek bir filmdir .(Gerçi şimdilerde hangi Ana haber bültenini açsam karşıma çıkıyor .)
Ama eğer herhangi bir uyuşturucu maddesi kullansaydım kesinlikle bırakırdım bu filmden sonra .

Spoiler olucak biraz ama özelliklede o çocuğun kolunu gördükden sonra..
 
Bence gerek Trainspotting de gerek Requiem for a dream de özendirici olan taraflar var...uyuşturucunun nasıl bir duygu olduğunu bilmeyen bir insana yaşadığın orgazmın bin katı daha zevkli derseniz göstereceğiniz kötü yanları pek işe yaramayabilir...Bana kalırsa ne Trainspotting de ne de RFAD de uyuşturucunun kötü yanları çok etkileyici gösterilmemiş(requiem for a dream bu konuda daha çok uğraşmış )...tabi bunun için iki filminde uyuşturucunun kötü yanlarına çok fazla odaklanması gerekirdi ki iki filminde asıl amacı bu değil....
Okudunuz mu bilmiyorum Christiane F. adında alman bir kızın yaşadıklarını yazdığı bir otobiyografi var..bu kitap sanırım almanyada yasaklanmış uyuşturucuya özendiriyor diye..kızın anlattığı dili ve samimiyeti görseydiniz yaşadıkları acıların yanında uyuşturucu kullanması kötülenecek birşey değilmiş gibi gelir..

Bence gerek bu filmlerde gerek uyuşturucu ile ilgili yazılan kitaplarda uyuşturucunun kötü yanları eğer amaç buysa çok daha karamsar gösterilmesi gerekir...tartışılan iki filmde beni bu konuda çok fazla etkilemedi... bence iki filmde eğer amaçları gençleri uyuşturucudan uzak tutmaksa bu konuda başarısızlar ki sanırım onların da böyle bir derdi yok......ama uyuşturucu konulu film diye izlersek ikiside başyapıt....
 
forsytia demiş ki:
filmden çıkara çıkara bu sonucumu çıkardınız? trainspottinglemi karşılaştırıyosunuz?..helal walla nediim

yüzüklerin efendisiyle karşılaştıracak halimiz yok..ikiside aynı konuyu işleyen filmler ve benzerlikleri de var...ayrıca orda anlatılanlar dışında sen nasıl sonuç çıkardın onu paylaş istersen..madem başka bir bildiğin var...
 
Anlatılmak istenen bir çok konu var filmde ve herşey o kadar değişik açılardan ve o kadar güzel anlatılmışki. film e hayran kalmamak elde değil... çok güzel çok.....
 
requiem for a dream

en cok etkilendigim filmdi gercekten...müzik,oyunculuklar,senaryo...resmen seyirciyi bir anda avuçlarına alıyordu.uyuşturucu,takıntılar,aşk...tekrar izlemek istedim şimdi ama, doğrusu içim kaldırır mı bilmiyorum! :?
 
Roth-Azad demiş ki:
Bende öyle bir saatte izledim. Filmde ilkbahar yok yazdan başlayıp kışın sona eriyor. Ama olayların bunlarla bağlantısı çok iyi, zaten çekimlere falan da hiçbir laf yok. Bu arada bu film vizyonda oynadımı yada hangi yıl yapıldı?
bu çok garip..ben bu bağlantıtyı lkeşfedememiştim..
tşk.
 
ben filmi beğendim müzikleri özellikle çok iyiydi yaylıları çok iyi kullamış clint mansell
filmin görüntü yönetmeni çok başarılı, kurgu süper olmuş beni en çok etkileyen filmin sonundaki kareler oldu 4 karakterinde ana rahmindeki duruşla bitirmesi bence çok yaratıcı olmuş...
filmin uyuşturucuya özendirdiğini düşünmüyorum çünkü özendirmediğinide düşünmüyorum 🙂
bence gaayet başarılı
 
hakkaten vermek istediği sosyal mesajı başarıyla vermiş süpper soundtrackli bi filmdi!izlenilesi bişi yni mutlaka edinin
 
Geçen gün izledim ve filmin sonuna doğru ciddi anlamda içim karardı, "artık iyi bir şeyler olsun" demeye başlıyorsunuz. "Uyuşturucu kullansam bu filmden sonra kesin bırakırdım" diyenler var, evet konunun işlenişi açısından son derece vurucu bir film ve belki düşünmeye itebilirdi :roll: Ama gerçekten etkilendim, hele Harry'nin o kolunu görünce ipler koptu bende...
 
Hayatımda izledigim en ii filmlerden biri...Hani insanı değişik yapan filmler olur ya böle carpar eritir öyle bi film.İzlemeyenler cok sey kaybetmişler... Müzikleride oldukca etkilyici.of ya gene deişik oldum 🙁
 

Geri
Üst