Türk Filmleri

Türk Filmi (...)


  • Toplam oy veren
    15
ne buyuk oyuncularimiz var ama en basta sener sen ve kemal sunal bence oyuncu degil birer sihirbazdir.

http://www.imdb.com/chart/comedy

14 ve 19'uncu siralara dikkatinizi cekerim.

tosun pasa ve hababam sinifi ne monty pythonlari (hristiyan dunyasinin bastaci komedisi holy grail yine elbette zirvede ama life of brian 40larda, meaning of life ilk ellide bile yok) ne dev butceli holywood yapimlarini geride birakiyor.

ayrica bu sonuclar ataturk'u "yuzyilin en basarili devlet adami"'nin yanisira "yuzyilin en iyi sporcusu" ve "yuzyilin en iyi muzik adami" dallarinda da dereceye soktugumuz TIME dergisi yuzyilin adami anketindeki gibi bir milli lamerlik degildir. sonuclar oylarin ortalamasi baz alinarak degil true
bayesian estimate kullanilarak dizilmistir.

(bayesian estimate'in basit detaylari da linkteki sayfanin sonunda var)
 
valla geçenlerde gecenin körüydü ,bülent ersoy un bi filmini izledim..ne öle ne böle zamanları..arada anlayamadğımız bi dönemde..saçlar topuz , makyajlı ama hareketler böle erkek gibi sanki( ya suan bile çeliştim o derece ) serpil çakmaklı buna kara sevdalı..verem olacak o kadar kötü..ama bülent hanım bı adama yanık..deliriyor onun için.. eski bi filmdi..ama o zamanları düşünürsek dönemine göre bayaaaaa iddialı. yani ben sanmıyorum şimdi bu tarz bi film çekilsin ve bu kabul görsün..sızmışım sonra sonunda ne oldu bilmiyorum..
 
karpuz kabuğundan gemiler yapmak diye bir film var gerçekten farklı bir konusu olan başarılı bir film bence..izlenmeli..ama bazı türk filimleride hakikaten çok bayık oluyor..türkan şoray onu beğenmeyen ediz hunu kıskandırmak için güzelleşiyor falan..yani aynı filmin farklı oyuncularla çekilmiş çok versiyonu var..buda o dönemki imkansızlıklardan kaynaklanıyor sanırım..
 
BİR
Gerçek hayatta Münir Özkul gibi babalar..
Adile Naşit gibi anneler..
Ayşen Gruda gibi akrabalar..
‘Ferit’ gibi manitalar..
YOKMUŞ.
Onları izleyen ve tüm bunların asla olmayacağını belleyen bir çift nemli göz
VARMIŞ.
 
Türk filmi izlenmez mi ya.. İzlemeyenler kesinlikle çok şey kaçırıyor. Eski Türk filmleri zaten tadından yinmez :D caroline'ın yazdığı ne kadar da güzel.
Günümüzde de Türk sineması oldukça gelişiyor. Tamam, kabul etmek lazım ki bir çok vasat dahi sayılamayacak şeyler çıkıyor ortaya ama onlar dışındaki yapıtları da görmezden gelmek olmaz. Bir "Babam ve Oğlum", bir "Eşkıya".. Fazla söze gerek yok, görünen köy kılavuz istemez.
Bundan sonrasını da ne gelecek diye sabırsızlıkla beklemekteyim.
 
Kınalı Yapıncak,Öksüzler,Ayşecik,Sezercik,Tosun Paşa,Hanzo...daha bi sürü sevdiğim Türk filmi var.Bence çok farklı yapımlar.izlemekten çok zevk alıyorum.Artık televizyonda da fazla gösterilmiyorlar maalesef...
 
Ben şunu yada bunu seviyor diyemeyeceğim, çünkü tc karşısında hangi film gelse seviyorum, severek seyrediyorum. Eski Türk sinemasına bayılıyorum.
 
Bugün maalesef sevgili Tarık Akan'ı kaybetmişiz. Hepimizin başı sağolsun, Allah rahmet eylesin.
Romantik komedi filmlerini de severim ama en sevdiğim filmleri Maden ve Pehlivan.. Ayrıca Karartma Geceleri gibi zamanına göre oldukça cesur bir filmde ne kadar ciddi bir aktör olduğunu da herkese göstermişti.
:(
 
Güzel filmler de var, kötü filmler de ; seçici olmak gerek...
Sevgili Tarık, iyi bir sinema adamı olmanın ötesinde üstlendiği misyonla da gönüllerde taht kurmuştur...
Bu ülkeye değer katan ve zenginleştiren özel insanlardan biridir...Huzur içinde yatsın...:(

O kısma değinmedim haklısınız; eğitim konusunda da çok özverili şekilde çalışmış bir insandı, halen Bakırköy'de bir eğitim kurumu var. Hatta sıkı bir Atatürkçü olduğu için malum kesimlerin de tepkisini çekiyordu hep; bu okul yüzünden bazı yalancıların¹ çamur atma denemelerine hedef olmuşluğu var.

Ayrıca günümüzdeki bazı sözümona sanatçılar gibi resepsiyonlara, teşviklere, devlet nişanlarına, vs. falan prim vermeyen bir yapısı vardı rahmetlinin, onu da biliyorum. Kimseye yalakalık yapmayan adam gibi adamdı.
__________________
¹: Zaman Gazetesi yazarı Ekrem Dumanlı
 
O kısma değinmedim haklısınız; eğitim konusunda da çok özverili şekilde çalışmış bir insandı, halen Bakırköy'de bir eğitim kurumu var. Hatta sıkı bir Atatürkçü olduğu için malum kesimlerin de tepkisini çekiyordu hep; bu okul yüzünden bazı yalancıların¹ çamur atma denemelerine hedef olmuşluğu var.

Ayrıca günümüzdeki bazı sözümona sanatçılar gibi resepsiyonlara, teşviklere, devlet nişanlarına, vs. falan prim vermeyen bir yapısı vardı rahmetlinin, onu da biliyorum. Kimseye yalakalık yapmayan adam gibi adamdı.
__________________
¹: Zaman Gazetesi yazarı Ekrem Dumanlı
Doğru söylüyorsunuz...:)
Gerçek sanatçılar ve üreten beyinlerin medya maymunluğuna ve iktidar yalakalıklarına ihtiyacı yoktur. Sanat, zaten "Rağmen" anlayışıyla yerine getirilen bir misyon olduğu için hemen her zaman erk gücüne karşı olmuş, ve kalıplı düşüncelere tereddütle yaklaşmıştır. Bence, böyle de olması gerekir.
Ya yaşarken sırtınızı güce dayar gözleri boyarsınız, ya da yaşamı boyar güçlü olursunuz!..
 
Benim tanıdığım ve Orhan Taylan gibi bir dönem beraber çalıştığımız bütün "Geçek" sanatçılar "Devlet Sanatçısı" ünvanını ellerinin tersiyle itmişlerdir.
Hiç devletin sanatçısı mı olurmuş? Devlet bu ünvanı neye dayanarak, hangi şartlarda, ve kim eliyle veriyor? Asılolan evrensel değerlerin ortaya konması ve onların paylaşılmasıdır.
Daha da enteresanı, ünvanı veren ünvanı geri alabilme hakkına da sahip olur... Nitekim, devlet daha sonra fikir değiştirerek bazı sanatçılardan söz konusu nişanı geri almıştır.
Peki, Tarık Akan'ı -politik görüşlerinden veya başka nedenlerden dolayı- halkın kalbinden söküp alabilirler mi?
Bence, en büyük nişan da budur işte!..:)
 
Türk sinemasında çok emek, çok alın teri, çok göz yaşı vardır. Sıcaktır, naiftir, samimidir, bizdendir. Her film zor şartlar, kısıtlı kaynaklar içinde mücadelenin bir eseridir. Ama kötüdür. Baya kötüdür., uyduruk hatta dandiktir. 20 filmden ancak bir tanesi az biraz iyidir.
 
Türk sinemasında çok emek, çok alın teri, çok göz yaşı vardır. Sıcaktır, naiftir, samimidir, bizdendir. Her film zor şartlar, kısıtlı kaynaklar içinde mücadelenin bir eseridir. Ama kötüdür. Baya kötüdür., uyduruk hatta dandiktir. 20 filmden ancak bir tanesi az biraz iyidir.
Oyuncuların filmde giyecekleri giysileri ve bazı aksesuarları bile bavullarla yanlarında taşıdıklarını , aynı gün içinde bir platodan diğerine koşturduklarını ve 15 günde bir film çekildiği gerçeğini düşününce tamamen haklısınız... İmkanlar ve o imkanlarla yapılanlar...
 
Geri
Üst